Geri

   

 

 

 

İleri

 

122. Lohusalığın Müddetini (Tayin) Hakkındaki Hadisler

Türkçemize lohusalık olarak geçen nifas, fakîhlere göre, doğumdan sonra gelen kandır. Lügatçılara göre nifas, " doğum yapmak" tır.

Doğum yapan kadına nüfesâ denilir, çoğulu " nifâs" şeklindedir. Hayızlı olan kadına haram olan şeyler lohusa olan kadınlarada haramdır. Yani namaz, kılamaz, oruç tutamaz, Kur'an-ı Kerim'e el süremez ve okuyamaz, Kabe'yi tavaf edemez, Mescid'e giremez vs- Lohusalık müddeti hakkında farklı görüşler vardır. Bunlar hadislerin açıklaması yapılırken beyan edilecektir.

311....Ümmü Seleme (radıyallahü anhâ) şöyle demiştir:

" Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) zamanında lohusa olan bir kadın doğumdan sonra kırk gün veya -Buradaki şüphe râvidendir - kırk gece oturur (namazı, orucu terk eder)di." Biz (yüzdeki çığıttan dolayı) yüzlerimize vers sürerdik.

Vers: Yemen'de biter, kadınların hamilelikten dolayı yüzlerinde çıkan ve halk arasında " çiğit" denilen benekler üzerine sürdükleri sarı renkte bir bitkidir.

Tirmizi, tahâre 105; İbn Mâce, tahâre 128; Ahmed b. Hanbel VI, 300, 303, 304, 310.

312....Müsse (radıyallahü anhâ) şöyle demiştir:

Hacca gitmiştim, Ümmü Seleme (radıyallahü anhâ)’nın huzuruna girdim ve

Ey mü'minlerin annesi, Semure b. Cündub kadınların hayz günlerindeki namazlarını kaza etmelerini emrediyor dedim.

Bunun üzerine Ümmü Seleme:

(Hayır) kaza etmezler, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’ın kadınları lohusalıkta kırk gece otururlar (namazı, orucu, terk ederlerdi de Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) onlara lohusalık zamanındaki namazlarını kaza etmelerini emretmezdi, dedi.

Bundan murat, Resûlüllah'ın hanımları değil, akrabaları olan kadınlardır. Zira Resûlüllah'ın hanımlarından Hazret-i Hadîce'den başka hiç birisi Resûlüllah'ın yanında lohusa olmamıştır. Hadîce de hicretten evvel vefat etmiştir. Mâriye de câriyesidir.

Hadisi Kütüb-i Sitte müelliflerinden sadece Ebû Dâvûd rivâyet etmiştir.

Muhammed b. Hatim dedi ki, (Senetteki el-Ezdiyye'nin) ismi Müsse, künyesi Ümmü Büsse'dir.

Ebû Dâvûd, " (Hadisin senedinde geçen) Kesîr b. Ziyâd'ın künyesi Ebû Sehl'dir" dedi.