Geri

   

 

 

 

İleri

 

8- İyiliği Emredip Kendisi Yapmıyanın, Kötülükten Nehyehip Kendisi Yapanın Azabı Bâbı

7674- Bize Yahya b. Yahya ile Ebi Bekr b. Ebî Şeybe, Muhammed b. Abdillah b. Nümeyr, İshak b. İbrahim ve Ebû Küreyb rivâyet ettiler, lâfız Ebû Küreyb'indir. (Yahya ile İshâk: Ahberanâ; Ötekiler: Haddesenâ tâbirlerim kullandılar. Dediler ki): Bize Ebû Muâviye rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize A'meş, Şakık'dan, o da Üsâme b. Zeyd'den naklen rivâyet etti.

(Dedi ki): Bana: Osman'ın yanına girsen de, onunla ko-nuşsan a! dediler. Ben de: Siz zannediyor musunuz ki, ben onunla yalnız size işittirdiklerimi konuşuyorum. Vallahi onunla ikimiz arasında ilk defa ben açmış olmayı istemediğim bir şey açmaksızın konuşmuşumdur. Ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'i:

«Kıyâmet gününde bir adam getirilerek cehenneme atılacak ve karnının barsaklan çıkacak. Onları eşeğin değirmen taşını döndürdüğü gibi döndürecek. Derken yanına cehennemlikler toplanacak ve: Ey füân, sana ne oldu? Sen iyiliği emir, kötülüğü men etmez miydin? diyecekler. O da: Evet! iyiliği emrederdim. Ama yapmazdım. Kötülükten nehyederdım. Ama yapmazdım, diyecektir.» buyururken işittikten sonra, hana âmir olacak hiç bir kimse için, bu insanların en hayirlısıdır, demiyorum.

7675- Bize Osman b. Ebî Şeybe rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Ccrir, A'meş'den, o da Ebû Vâil'den naklen rivâyet etti. (Şöyle dedi): Üsâme b. Zeyd'in yanında idik. Bir adam: Osman'ın yanına girip onunla yaptığı şeyler hususunda konuşmaktan seni ne men'ediyor? dedi.

Ve râvi hadîsi yukarki gibi nakletmıştir.

Bu hadîsi Buhârî «Kitabu Bed'il-Halk» ve «Kitabu’l-Fiten»'de tahric etmiştir.

Hazret-i Üsâme'den istenilen şey Osman b. Affan (radıyallahü anh)'ın yanına girerek halk arasında yayılan fitne ve bu fitneyi söndürmenin çâreleri hakkında onunla konuşmasaydı. Hazret-i Üsâme ashabın au isteklerine karşı siz benim Osman'la yalnız sizin huzurunuzda konuştuğumu sanıyorsunuz. Ben onunla bu hususu alenen konuşup yeni pir fitne kapısı açmaktan sa, ikimiz arasında gizlice konuştum, cevâbını vermiştir. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den rivâyet ettiği hadîsle de kötülükten men ederken, fitneyi körüklememek lâzım geldiği hususuna işaret etmiştir. Çünkü bir kimsenin âmirine karşı aşikâre itirazda bulunması cemaatın dağılmasına ve fitnenin daha çok büyümesine sebep olur. Hadîs-i şerif âmirlere karşı terbiye ve nezaketli davranmanın lüzumuna kendilerine yapılacak nasihatin nezâket dairesinde gizlice yapılması gerektiğine delildir. Fakat gizli nasihat kâr etmediği zaman hak zayi olmamak için aşikâre söylemek de caizdir. Ulemadan bazıları buna kail olmuş, bir takımları kötülükten nehyin kalble olacağını söylemişlerdir. Hadîs-i şerîf cehennemin şiddetine de işaret etmektedir.