27 - Kıyâmetin Yaklaşması Bâbı 7590- Bize Züheyr b. Harb rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Abdurrahman (yani; İbn Mehdi) rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Şu'be, Ali b. Akmar'dan, o da Ebû'l-Ahvas'dan, o da Abdullah'dan, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen rivâyet etti: «Kıyâmet ancak insanların kötüleri üzerine kopacaktır.» buyurmuşlar. 7591- Bize Saîd b. Mansûr rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Ya’kub b. Abdirrahman ile Abdü’l-Âziz b. Ebî Hâzim, Ebû Hâzim'den, o da Sehl b. Sa'd'dan naklen rivâyet ettiler. (Dedi ki): Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdular... H. 7592- Bize Kuteybe b. Saîd de rivâyet etti. Lâfız onundur. (Dedi ki): Bize Ya’kub, Ebû Hâzim'den rivâyet etti ki, Sehl'i şöyle derken işitmiş: Ben Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’ı baş parmakla orta parmak arasındaki «şehadet» parmağı ile işaret ederek: «Benimle kıyâmet şöylece olduğu halde gönderildim.» buyururken işittim. 7593- Bize Muhammed b. Müsennâ ile Muhammed b. Beşşâr rivâyet ettiler. (Dediler ki): Bize Muhammed b. Ca'fer rivâyet etti, (Dedi ki): Bize Şube rivâyet etti. (Dedi ki): Ben Katâde'den dinledim. (Dedi ki): Bize Enes b. Mâlik rivâyet etti. (Dedi ki): Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): «Ben, benimle kıyâmet şu iki parmak gibi olduğu halde gönderildim.» buyurdular. Şu'be Dedi ki: Ben Katâde'yi de rivâyeti esnasında: «Bu parmaklardan birinin diğerine olan fazlalığı gibi...» derken işittim. Ama bunu Enes'den naklen mi söyledi yoksa kendinden mi söyledi bilmiyorum. 7594- Bize Yahya b. Habîb El-Hârisî de rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Hâlid (yani; İbn Haris) rivâyet etti. (Dedi ki) Bize Şu'be rivâyet etti. (Dedi ki): Ben Katâde ile Ebû't-Teyyah'ı rivâyet ederlerken dinledim. Onlar da Enes'i rivâyet ederken dinlemişler ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): «Ben, kendimle kıyâmet şöylece olduğu halde gönderildim.» buyurmuşlar. Şu'be bunu göstererek iki parmağını şehâdetle ortayı yanyana getirmiş. 7595- Bize Ubeydullah b. Muâz da rivâyet etti. (Dedi ki): Bize babam rivâyet etti. H. Bize Muhammed b. Velid dahi rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Muhammed b. Ca'fer rivâyet etti. Her iki râvi demişler ki: Bize Şu'be, Ebût'-Teyyah'dan, o da Enes'den, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'den naklen bu isnadla rivâyet etti. 7596- Bize bu hadîsi Muhammed b. Beşşâr da rivâyet etti. (Dedİ ki): Bize İbn Ebî Âdiy, Şu'he'den, o da Hamza (yani; Dabbî) ile Ebû't-Teyyah'dan, onlar da Enes'den, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen yukarkilerin hadîsi gibi rivâyette bulundu. 7597- Bize Ebû Gassan El-Mismaî dahi rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Mu'temir babasından, o da Ma'bed'den, o da Enes'den naklen rivâyet etti. (Şöyle dedi): Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): «Ben, benimle kıyâmet şu İki parmak gibi olduğu halde gönderildim.» buyurdu ve şehâdet parmağı ile orta parmağını bir yere getirdi. 7598- Bize Ebû Bekir b. Ebî Şeybe ile Ebû Kûreyb rivâyet ettiler. (Dediler ki): Bize Ebû Üsâme, Hişam'dan, o da babasından, o da Âişe'den naklen rivâyet etti. (Şöyle dedi): Bedeviler Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in yanına geldikleri vakit ona kıyâmeti sorarlar. Kıyâmet ne zaman kopacak? derlerdi. O da onlardan en yaşh bir insana bakarak: «Şu zât yaşarsa ona ihtiyarlık erişmez. Sizin üzerinize kıyâmetiniz kopar.» buyurdular. 7599- Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Yûnus b. Muhammed, Hammad b. Seleme'den, o da Sâbit'ten, o da Enes'den naklen rivâyet etti ki: Bir adara Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e: — Kıyâmet ne zaman kopacak? diye sormuş. Yanında da ensardan Muhammed denilen bir çocuk varmış. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) «Eğer şu çocuk yaşarsa, umulur ki, kıyâmet kopmadan ona ihtiyarlık yetişmez.» buyurmuşlar. 7600- Bana Haccâc b. Şâir de rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Süleyman b. Harb rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Hammad (yani; İbn Zeyd) rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Ma'bed b. Hilâl El-Anezî, Enes b. Mâlik'den rivâyet etti ki: Bir adam Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e kıyâmet ne zaman kopacak? diye sormuş. Enes Dedi ki: Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir an sustu. Sonra Ezdi Şenûe kabilesinden olup, huzurunda bulunan bir çocuğa bakarak: «Şu çocuk yaşarsa kıyâmet kopmadan ihtiyarlık ona yetişmez.» buyurdular. Râvi Dedi ki: Enes: «Bu çocuk o gün benim akranlarımdan idi.» dedi. 7601- Bize Harun b. Abdillah rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Affan b. Müslim rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Hemmâm rivâyet etti. (Dedİ ki): Bize Katâde, Enes'den rivâyet etti. Enes şöyle dedi: Muğîra b. Şu'be'nin bir çocuğu geldi ki, benim akranımdandı. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ; «Bu çocuk geriye bırakılırsa, kıyâmet kopmadan ona ihtiyarlık yetişmez.» buyurdular. 7602- Bize Züheyr b. Harb rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Süfyan b. Uyeyne, Ebû'z-Zinad'dan, o da A'rac'dan, o da Ebû Hüreyre'den, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e ulaştırmak suretiyle naklen rivâyet etti. (Şöyle buyurmuşlar): «Bir adam yeni doğurmuş devesini sağarken kıyâmet kopacak. Kıyâmet kopuncaya kadar kab ağzına ulaşmıyacaktır. İki adam da elbise alışverişi yapacaklar, kıyâmet kopmadan o aliş-verişi bitiremeyeceklerdir. Bir dam havımı sıvayacak, kıyâmet kopmadan ondan çıkmayacaktır.» Bu rivâyetleri Buhârî «Kitâbu'l-Fiten», «Kitâbu't-Tefsir» ve «Kitâbur-Rikak»'da; Ebû Hüreyre rivâyetini İbnû Mace «Kitâbu'l-Fen»'de tahric etmiştir. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in iki parmağını yanyana getirerek işaret buyurması, aralarında çok az fark olduğunu göstermek içindir. Yani; benim gönderilmemle kıyâmet arasında şu parmakların birbirinden uzunluğu kadar az zaman kalmıştır, demek istemiştir, Kâdî Iyâz'ın beyânına göre hadîsin bütün rivâyetleri aynı mânâyadır. Sizin kıyâmetiniz tâbirinden murad; o asır halkının yahut o meclisde muhatab olanların ölmeleridir. |