19- Af ve Tevazuun Müstehab Oluşu Bâbı 6757- Bize Yahya b. Eyyûb ile Kuteybe ve İbn Hucr rivâyet ettiler. (Dediler ki): Bize İsmail (bu zat İbn Ca'fer'dir) Alâ'dan, o da babasından, o" da Ebû Hüreyre'den, o da Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in naklen rivâyet etti: «Sadaka hiç bir malı eksiltmez. Af sebebiyle Allah bir kulun ancak Şerefini artırır. Ve bir kimse Allah için tevazu gösterirse Allah onu ancak yükseltir.» buyurmuşlar. Ulemâ bu hadîsin her cümlesi hakkında iki vecih beyan etmişlerdir. «Sadaka hiç bir malı eksiltmez...» cümlesinin birinci veçhe göre mânası: Allah o mala bereket verir; ondan zararı def eder; bu suretle azalmış görünen kısım gibi bereketle yerine gelir, demektir. Bu cihet hissen ye âdeten anlaşılır. İkinci veçhe göre mâna şudur: Mal sûreten azalsa da ona verilen sevab ile noksanı tamamlandığı gibi, kat kat ziyâdesi de Verilir. Af sebebiyle Allah bir kulun ancak şerefini artırır.» cümlesinin birinci veçhe göre mânâsı af ve semahatla meşhur olan bir kimse kalblerde büyür. Şerefi artar. Ona herkes ta'zim ve ikramda bulunur, demektir, ikinci veçhe göre bundan murad âhiretteki ecr-ü mükâfatı ve oradaki şerefidir. «Bir kimse Allah için tevazu gösterirse; Allah onu ancak yükseltir.» cümlesi de öyledir. Yani birinci veçhe göre: Allah onu dünyada yükseltir. Herkesin kalbinde yer eder. İkinci veçhe göre âhirette kendisine sevab ve yüksek dereceler verir, demektir. Maamafih bu cümlelerden hem dünyada, hem âhirette derecesinin yükseltileceği mânâsı kastedilmiş de'olabilir. |