Geri

   

 

 

 

İleri

 

57- Fâcir Ve Münafık Kişilerin Kur'ân Okumaları (Hâlini Beyân) Bâbı “Onların sesleri ve tilâvetleri, kendi boğazlarından öteye geçmez”.

7655 Bize Enes ibn Mâlik, Ebû Mûsâ el-Eş'ârî (radıyallahü anh)'den tahdîs etti ki, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Kur'ân'ı okumakta olan mü'min kişinin meseli portakal meyvesi gibidir ki, onun tadı güzel, kokusu da güzeldir. Kur'ân 'ı okumayan mü'minin benzeri hurma gibidir ki, onun tadı güzeldir, fakat kokusu yoktur. Kur'ân'ı okumakta olan fâcir kişinin benzeri ise reyhâne otunun meseli gibidir ki, onun kokusu güzel, tadı acıdır. Kur'ân'ı okumayan fâcir kişinin meseli de tadı acı ve güzel kokusu olmayan Ebû Cehil karpuzunun meseli gibidir".

7656 ibn Şihâb (şöyle demiştir): Bana Yahya ibnu Urve ibnu'z-Zubeyr haber verdi ki, o, babası Urve ibnu1 z-Zubeyr’den şöyle derken işitmiştir: Âişe (r.anha) şöyle dedi: Birtakım insanlar Pcygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e kâhinlerden sordular. Bunun üzerine O:

— "Kâhinler (yani onların sözleri) hiçbirşey değildirler!" buyurdu.

Bu sefer soranlar:

— Yâ Rasûlallah! Kâhinler bazen birşey söylüyorlar da bu söyledikleri şey doğru oluyor, dediler.

Râvî dedi ki: Peygamber şöyle buyurdu:

— ''Doğru olan bu kelime Hakk'tandır ki, onu bir cinnî, meleklerden kapar da sonra onu dostu olan kâhinin kulağı içine, tavuğun tekrar tekrar seslenmesi gibi tekrar tekrar söyler, kâhinler de o bir hakk sözün içine yüzden fazla yalan katıp karıştırırlar".

7657 Bize Mehdî ibn Meymûn tahdîs etti. Ben Muhammed ibn Sîrîn'den işittim; o, Ma'bed ibn Sîrîn'den; o da Ebû Saîd el-Hud-rî (radıyallahü anh)’den tahdîs ediyordu. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

— "Güneş'in doğduğu taraftan birtakım insanlar çıkacak, onlar Kur'ân okuyacaklar. Fakat Kur'ân onların hançereleri ile köprücük kemikleri ötesine geçmeyecek. Onlar, okun av hayvanını delip çıktığı gibi dînden çıkacaklar; onlar, okun bir daha atıldığı kirişine dönmez olduğu gibi artık bir daha dîne dönmeyeceklerdir" buyurdu.

—Onların alâmetleri nedir? diye soruldu. Peygamber:

— "Onların alâmetleri saçlarını kazıtmaktır -yahut: Saçlarını dibinden kökleyip gidermektir-" buyurdu.