40- Hâkimlerin İfâdeleri Tercüme Ettirmeleri (Yani Sözleri Kendi Dilinden Başka Bir Dille Tefsîr Ettirmeleri) Ve Bir Tek Tercüman Caiz Olur Mu? Bâbı7281- Hârice ibnu Zeyd ibn Sabit, babası Zeyd ibn Sâbit'ten söyledi ki, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Zeyd ibn Sâbit'e, Yahûdîler'in yazısını öğrenmesini emretmiştir. Zeyd ibn Sabit: Ben Peygamber'in onlara gönderdiği mektûblarını yazardım, onların da Peygamber'e yazdıkları zaman, onların yazıp göndermekte oldukları mektûblarını kendisine okuyordum, demiştir. Omer ibnu'l-Hattâb da yanında Alî ibn Ebî Tâlib, Abdurrahmân ibn Avf ve Usmân ibn Affân bulunurlarken, yanlarında hazır bulunan bir kadına: Bu kadın ne söylüyor? diye sormuş. Abdurrahmân ibn Hâtib ibn Ebî Beltea da o kadının sözlerini Omer'e terceme ederek: Ben "Bu kadın sana iki arkadaşı ile yapmış olduğu işi haber veriyor" dedim, demiştir. Ebû Cemre (Nasr ibnu İmrân ed-Dab'î el-Basrî) de: Ben İbn Abbâs ile insanlar arasında tercümanlık yapıyordum, demiştir. Bâzı Âdem oğlu da: Hâkim için iki mütercim zarurîdir, demiştir. 7282 Bize Şuayb, ez-Zuhrî'den haber verdi. BanaUbeydullah ibnu Abdillah haber verdi ki, ona da Abdullah ibn Abbâs haber vermiş, ona da Ebû Sufyân ibn Harb şöyle haber vermiştir: Kendisi Kureyş'ten bir ticâret hey'eti içinde Şam'da bulunduğu sırada Bizans Kayseri Hırakl, onları bir haberci gönderip çağırtmış. Onun huzuruna gelmişler. Sonra Hırakl, kendi tercümanına hitaben: — Şu adamlara söyle de: Ben, bu Ebû Sufyân'a, "Peygamber'im" diyen o adamın vasıflarından bâzı şeyler soracağım. Eğer bu bana yalan söylerse, sizler bunun sözünü yalanlayınız! dedi... Ve o hadîsin tamâmını zikretti. Sonunda Hırakl, kendi tercümanına: — Ona şöyle de: Eğer bu dediklerin doğru ise o zât, yakında şu iki ayağımın bastığı yere mâlik olacaktır! Dedi. |