Geri

   

 

 

 

İleri

 

12- Haddin Aşağısında (Yânı Hadd Olmayan Öpme, Çimdikleme Gibi) Bir Günâh İşleyen Ve Bu Suçu İmâma Haber Verilen Kimse Tevbe Ettikten Sonra İmâma Fetva İsteyici Olarak Geldiği Zaman, Bu Kimse Üzerine Hiçbir Ukubet Olmadığı Bâbı

Atâ ibn Ebî Rebâh: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), böyle bir ma'siyet işleyip de kendisine bunu haber veren kimseyi (namaz kılıncaya kadar ihmâl etti, namazdan sonra tekrar haber verdiğinde, namazının ona keffâret olduğunu bildirdi de) ona hiçbir ceza vermedi, demiştir.

İbn Cureyc de: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), eşiyle ramazân gündüzünde cinsî münâsebet yapan kimseye ceza vermedi de, hattâ ona günâhına keffâret yapacağı hurmayı verdi.

Keza Omer ibnu'l-Hattâb da, ihrâmlı olduğu hâlde geyik avlayan Kubeysa ibn Câbir'e ceza vermemiş, ancak kurban kesmekle emretmiştir. Bu hükmün ma'nâsında olarak, Ebû Usmân en-Nehdîden; o da İbn Mes'ûd (radıyallahü anh)'dan; o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'den bunun benzeri rivayet vardır, demiştir.

6910 Bize el-Leys, İbn Şihâb'dan; o da Humeyd ibn Abdirrahmân'dan; o da Ebû Hureyre (radıyallahü anh)'den şöyle tahdîs etti: Bir adam ramazân ayında oruçlu iken karısı ile cinsî münâsebette bulundu da Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a gelip bunun hükmünü istedi. Rasülullah ona:

— "Azâd edecek bir köle bulabilir misin?" diye sordu. O zât:

— Hayır (bulamam), dedi. Rasülullah:

— "İki ay arka arkaya zincirlemesine oruç tutmaya gücün yeter mi?" dedi.

Adam:

— Hayır (buna gücüm yetmez), dedi. Rasülullah:

— "Öyleyse altmış fakiri doyur!" buyurdu.

6911- Ve el-Leys, Amr ibnu'l-Hâris'ten; o da Abdurrahmân ibni'l-Kaasım'dan; o da Muhammed ibn Ca'fer ibni'z-Zubeyr'den; o da Abbâd ibnu Abdillah ibni'z-Zubeyr'den; o da Âişe (r.anha)'den şöyle söyledi: Mescidde iken Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in yanına bir adam geldi de:

(Yâ Rasûlallah!) Yandım! dedi. Peygamber:

— "Bu yanman neden oldu?" diye sordu. O adam:

— Ramazânda oruçlu iken karımla cinsî münâsebette bulundum! dedi.

Peygamber ona (sırasıyle köle azadı ve iki ay devamlı orucu zikrettikten sonra):

— " (Altmış fakîri doyuracak) sadaka ver!" buyurdu. O da:

— Benim yanımda sadaka vereceğim hiçbirşey yoktur, dedi. Ve orada oturdu. O sırada Peygamber'e bir insan, üzerinde yiyecek birşey bulunan bir eşeği sürerek geldi.

Abdurrahmân ibnu'l-Kaasım: Ben o yiyecek şeyin ne olduğunu bilmiyorum, dedi. (Ebû Hureyre hadîsinde o yiyeceğin bir zenbîl hurma olduğu açıkça belirtilmiştir.)

O insan bu yiyecek şeyi Peygamber'e verdi. Bunun üzerine Peygamber:

— "O yanan adam nerededir?" diye seslendi. O adam:

— O benim; buradayım yâ Rasûlallah! dedi. Peygamber:

— "Bu yiyecek taamı al da bunu keffâret olarak sadaka ver!" buyurdu.

O adam:

— Benden daha muhtâc olana mı vereceğim? Benim ailemin hiçbirşeyi yoktur! dedi.

Peygamber de ona:

— "Öyleyse bunu sizler yiyin!" buyurdu.

Ebu Abdillah el-Buhârî: Ebû Usmân en-Nehdî'den rivayet edilmiş olan birinci hadîs daha açıktır. Oradaki sözü "Bunu kendi ailene yedir!" şeklindedir, dedi.