66- Azîz Ve Celîl Olan Allah'ı Anmanın Fadlı Bâbı6482 Ebû Mûsâ el-Eş'arî (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): — "Rabb'ini zikreden kimse ile zikretmeyen kimsenin benzeri, diri ile ölü gibidir" buyurdu. 6483 Ebû Hureyre (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Allah'ın bir sınıf melekleri vardır ki, bunlar yollarda, sokaklarda dolaşırlar, zikir ehlini ararlar. Onlar (Azîz ve Celîl olan) Allah'ı anan bir cemâat bulunca birbirlerine: — Aradığınıza geliniz, diye seslenirler. Bunun üzerine melekler zikir ehlini dünyâ semâsına kadar kanatlarıyle tavaf edip etrafını kuşatırlar. Rabb'leri onları pek iyi bildiği hâlde, meleklere: — Kullarım ne söylüyorlar? diye sorar. Onlar da: — (Subhânallah' diyerek) Sen 'i tesbîh ediyorlar, ('Allâhu Ekber’ diyerek) Sen 'i tekbîr ediyorlar, ('el-Hamdu lillâhi' diyerek) Sen’i hamd ve sena ediyorlar! suretinde cevâb verirler. Sonra Allah: — Bu kullarım Beni görürler mi ki? diye sorar. Melekler: — Hayır, vallahi onlar Sen'i görmezler! derler. Allah: — O kullarım ya Beni görseler nasıl olurlar? buyurur. Melekler: — Onlar Sen 'i görseler, Sana ibâdet ve ubudiyetleri daha şiddetli; temcîd ve tahmîdleri daha çetin; tesbihleri daha çok olur! derler. Yüce Allah: — Benden ne diliyorlar? diye sorar. Melekler: — Cennet istiyorlar! diye cevâb verirler. Yüce Allah: — Onlar cenneti görmüşler mi? — Hayır, vallahi onlar cenneti görmemişlerdir! — Ya onlar cenneti görselerdi? — Eğer görselerdi cennete karşı hevesleri daha çok, talebleri daha şiddetli, rağbetleri daha büyük olurdu. Allah: — O kullarım neden istiâze ederler? Melekler: — Cehennem ateşinden! — Cehennemi gördüler mi? — Hayır, vallahi onu görmediler. — Ya görselerdi nasıl olurlardı? — Ondan daha çok kaçınırlardı, korkuları daha çok olurdu. Bunun üzerine Yüce Allah, meleklere: — Ey melekler, ben sizleri şâhid yapıyorum ki, ben bu zikreden kullarımı mağfiret ettim! buyurur. Meleklerden birisi: — O zikredenlerin arasında fulan kişi var ki, o zikredenlerden değildir, bir haceti için gelmiş oturmuştu! der. Yüce Allah: — O mecliste oturanlar öyle kemâl sahibi kimselerdir ki, onlarla birlikte oturanlar şakı olamaz! cevâbını verir." Bu hadîsi Şu'be, el-A'meş'ten, Peygamber'e yükseltmeyerek rivayet etti. Keza bu hadîsi Süheyl, babası Ebû Salih es-Semmân'dan; o da Ebû Hureyre (radıyallahü anh)'den; o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'den olmak üzere rivayet etmiştir. |