101- Binek Üzerindeki Binicinin Arka Tarafına Başka Birini Bindirmesi Bâbı6033 Bize Enes ibn Mâlik (radıyallahü anh) tahdîs etti. Muâz ibn Cebel (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Ben bir seferde Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in bindiği bineğin arka tarafına binmiş idim. Peygamber'le benim aramda, semerin arka ağacından başka birşey yoktu. İşte bu kadar yakınında bulunurken Rasûlüllah: — "Yâ Muâz!" diye nida etti. Ben: — Lebbeyke yâ Rasûlallah ve sa'deyke! dedim. Sonra bir müddet yürüdü. Sonra yine: — "Yâ Muâz!" diye çağırdı. Ben: — Lebbeyke yâ Rasûlallah ve sa'deyke! dedim. Sonra bir daha yürüdü. Sonra yine: — "Yâ Muâz!" diye çağırdı. Ben yine: — Buyur yâ Rasûlallah, emrine hazırım ve Sana tâata tekrar tekrar yardımcıyım! dedim. — "Allah'ın kulları üzerinde ne hakkı vardır bilir misin?" diye sordu. Ben: — Allah ve Rasûlü en bilendir! dedim. — "Allah 'ın kulları üzerinde sabit olan hakkı, kulların Allah 'a ibâdet etmeleri ve O'na hiçbirşeyi ortak kılmamalarıdır" buyurdu. Sonra bir müddet daha yürüdü. Sonra: — "Yâ Muâz ibne Cebel!" diye çağırdı. Ben: — Buyur yâ Rasûlallah, emrine hazırım ve Sana tâata tekrar tekrar yardımcıyım! dedim. — "Bunu yaptıkları zaman kulların Allah üzerinde sabit olan hakları nedir bilir misin?" dedi. Ben: — Allah ve Rasûlü en bilendir, dedim. Rasûlüllah: — "Bunu yaptıkları zaman kulların Allah üzerinde sabit olan hakları, Allah'ın onlara azâb etmemesidir" buyurdu. |