50- Mühür Yüzüğün Nakşı (ve Keyfiyeti) Bâbı5933 Bize Saîd ibn Ebû Arûbe, Katâde'den; o da Enes ibn Mâlik (radıyallahü anh)'ten şöyle tahdîs etti. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) birçok kimselere yahut yabancılardan birtakım insanlara mektûb yazmak istedi. Sahâbîler tarafından kendisine: — Onlar (yani Rûm'dan,Acem'den, Habeş'ten muhâtab olanlar) üzeri mühürlü olmadıkça hiçbir mektûb kabul etmezler, denildi. Bunun üzerine Peygamber, nakşı "Muhammedun Rasûlüllah" olan, gümüşten bir mühür yüzük edindi. Şimdi bile Peygamber'in parmağında yahut elinde o mühür yüzüğün parıldaması sanki karşımda gibidir. 5934 Abdullah ibn Omer (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) gümüşten bir mühür yüzük edindi. Bu, hayâtında O'nun elinde kaldı. Sonra O'nun vefatının ardından Ebû Bekr'in elinde oldu. Sonra onun ölümünün ardından Omer'in elinde oldu. Sonra onun ölümünün ardından Usmân'ın elinde bulundu. Nihayet Erîs Kuyusu'na düştü. Bu mühür yüzüğün nakşı "Muhammedun Rasûlulîah"dır. |