Geri

   

 

 

 

İleri

 

40- Yüce Allah'ın: "Yüklü kadınların iddetleri ise yüklerini vaz’ etmeleri (yle biter) " (et-Talâk: 4) Kavli Bâbı

5375 Abdurrahmân ibn Hürmüz el-A'rec şöyle demiştir: Bana Ebû Seleme Abdurrahmân ibn Avf haber verdi. Ona da Ebû Seleme'nin kızı Zeyneb, Peygamber'in zevcesi olan annesi Ümmü Seleme'den şöyle haber vermiştir: Eslem kabilesinden Subey'a denilen bir kadın (Mekke'den hicret etmesinin ardından Mekke'de vefat eden) kocası Sa'd ibn Havle'nin nikâhı altında idi. Bu Sa'd vefat ettiği zaman, kadın gebe idi. (Doğurunca) bu kadına Ebu's-Senâbîl ibnu Ba'kek evlenmek üzere tâlib oldu. Kadın onunla nikâh olmayı kabul etmedi. Ebu's-Senâbîl (onun başka isteyenler için) süslendiğini görünce:

— Vallahi sen iki müddetin sonuncusunu (yani dört ay on günü) iddet beklemedikçe, o kimse ile evlenmen uygun olmaz, dedi.

Kadın doğurmasının ardından on geceye yakın durdu. Sonra Peygamber'e gelip sordu. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ona:

"Nikâh et" (Çünkü iddetin doğurmanla bitmiştir) buyurdu.

5376  el-Leys, Yezîd ibn Ebî Habîb'den tahdîs etti. ki, İbn Şihâb ona şöyle yazmıştır: Ubeydullah ibn Abdillah, ona babasından (yani Abdullah ibn Utbe ibn Mes'ûd'dan) haber vermiştir ki, o İbnu Erkam'a, Subey'a el-Eslemiyye'den Peygamber'in ona nasıl fetva verdiğini sormasını yazmış. Sorulduğunda kadın:

Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) bana, çocuğu doğurduğum zaman nikâh olmama fetva verdi, demiştir.

5377 Bize Mâlik, Hişâm ibn Urve'den; o da Bâbasından; oda el-Mısver ibn Mahrame'den şöyle tahdîs etti: Subey'a el-Eslemiyye, kocasının ölümünün ardından birkaç geceler sonra çocuk doğurdu. Akabinde Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e geldi ve ondan nikâh olmak üzere izin istedi. Peygamber de ona izin verdi, o da nikâh oldu