32- Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in: "Eğer ben beyyinesiz olarak bir kimseyi recm edici olsaydım, o zânîyi recm ederdim" Kavli Bâbı5367 Bana el-Leys, Yahya ibn Saîd'den; o da Abdurrahmân ibnu'l-Kaasım ibni Muhammed'den; o da İbn Abbâs radıyallahü anhüma'tan tahdîs etti. (ki, o şöyle demiştir.): Peygamber'in yanında la'netleşme zikrolundu. Âsim ibn Adiyy de bu konuda (yakışmayacak derecede sert) bir söz söyledi. Bundan sonra Âsim, Peygamber'in yanından ayrıldı. Akabinde kendisine kendi kavminden birisi gelip, karısıyle berâber bir adam bulduğunu ona şikâyet ediyordu. Bunun üzerine Âsim: — Ben bu belâya başka değil, ancak kendi sözümden dolayı uğratıldım, dedi. Akabinde o adamı Peygamber'e götürdü. O kimse de Peygamber'e kansıyle halvet hâlinde bulduğu adamı haber verdi. Âsım'ın getirdiği bu adam çok sarı, az etli, düz ve sarkık saçlı idi. Bu adamın, karısının yanında bulunduğunu iddia ettiği adam ise iri vücûdlu, esmer ve çok etli bir kimse idi. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): — "Ya Allah! (Bu mes'elenin hükmünü) bize beyân et!" dedi. Sonra o kadın, kocasının kadınla beraber bulduğunu zikrettiği adama benzer bir çocuk dünyâya getirdi. Peygamber bu karı-koca arasında la'netleşme yaptırmıştı. Bir adam mecliste İbn Abbâs'a: — Bu kadın, Peygamber'in "Eğer ben bir kimseyi delilsiz recm etseydim, bunu recm ederdim" buyurduğu kadın mıdır? (Yani bu Uveymir'in karısı mıdır?) diye sordu. ibn Abbâs: — Hayır (bu o değildir). Bu, İslâm içinde kötü fiili açığa çıkarmakta olan (fakat bu, kendisinde beyyine ile sabit olmayan, i'tirâf da etmeyen başka) bir kadın idi, dedi. Leys ibn Sa'd'ın kâtibi olan Ebû Salih ile Abdullah ibn Yûsuf, bu hadîsteki "Hadlen" kelimesini noktalı hâ'nın fethi ve dâl'in kesri ile "Hadilen" şeklinde söylemişlerdir |