Geri

   

 

 

 

İleri

 

33- Kadının, Kendi Nefsini Salih Bir Erkeğe Arzetmesi Bâbı

5175 Ben Sabit el-Bunânî'den işittim, şöyle dedi: Ben Enes ibn Mâlik'in yanında idim. Mecliste Enes ibn Mâlik'in kızı da bulunuyordu. Enes şu hadîsi naklederek şöyle dedi: Bir gün Rasûlüllah'ın huzuruna bir kadın geldi de nefsini Rasûlüllah'a arzederek:

— Yâ Rasûlallah! Bana bir ihtiyâcın var mı (yani beni nikâhla alır mısın)? dedi.

Enes'in kızı bunu işitince:

— Baba, bu ne hayası kıt kadınmış! Vay bu ne fuhuş ve fezâhet, vay bu ne fuhuş ve fezâhet! dedi.

Enes ibn Mâlik:

(Kızım öyle söyleme.) Emîn ol ki, o kadın senden hayırlıdır. Çünkü o, Rasûlüllah'ın peygamberlik ve rasûllük şerefine rağbet edip (O'nun hanedanı arasına girmek üzere) kendisini Rasûlüllah'a arz ve teklif etmiştir! dedi

5176 Bize Ebû Gassân (Muhammed ibn Mutarnf el-Medenî) tahdîs edip şöyle dedi: Bana Ebû Hazım, Sehl ibn Sa'd'dan şöyle tahdîs etti: Bir kadın kendi nefsini Peygamber'e arzetti. (Peygamber gözlerini indirip sükût etti.) Orada bulunan bir sahâbî:

— Yâ Rasûlallah! Bu kadım benimle evlendir! dedi. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):

— " (Mehr olarak) yanında neyin var?" diye sordu.

O sahâbî:

— Yanımda hiçbirşey yoktur! dedi. Rasûlüllah:

— "Haydi git, araştır ve demir bir yüzük olsun (bul getir)" buyurdu.

Sahâbî gitti. Sonra dönüp geldi ve:

— Hayır yâ Rasûlallah, dünyalık birşey; demir bir halka bile bulamadım. Ve lâkin şu izârım var. Bunun yarısını verebilirim! dedi.

Râvî Sehl ibn Sa'd dedi ki: Bu fakîr sahâbînin ridâsı bile yoktu. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem):

— "Bu izârınla ne iş görebilirsin? Onu sen giyersen kadının üstünde ondan birşey bulunmaz, açıkta kalır. Kadın giyerse sen çıplak kalırsın!" buyurdu.

Bunun üzerine o zât bulunduğu yere oturdu. Bu oturuşu uzayınca da (ümîdsiz bir hâlde) kalkıp gitti. Peygamber bu zâtın (ümîdsiz) gittiğini görünce, onu çağırdı -yahut çağırıldı- da ona:

— "Kur’ân’dan ezberinde ne var?" diye sordu. Sahâbî:

— Ezberimde şu sûre var, şu sûre var, şu sûre var! diye birtakım sûreler saymağa başladı.

Bunun üzerine Peygamber:

— "Kur'ân'dan ezberindeki sûrelere mukaabil seni bu kadına mâlik kıldık (yânı bu sûreleri kadına öğretmene mukaabil seni onunla evlendirdik)" buyurdu