Geri

   

 

 

 

İleri

 

98- Harb Sırasında İmâmın Müşrikler Aleyhine Bozulma Ve Sarsılma Duası Yapması Bâbı

2968-......Alî ibn Ebî Tâlib (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Ahzâb gunu muslümânların harb durumu güçleşince Rasülullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Allah müşriklerin evlerini ve mezarlarını ateş doldursun! Onlar bizleri güneş battığı zamana kadar orta namazdan alıkoydular" dedi .

2969 Ebû Hureyre (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) kunûtta şöyle duâ ederdi:

"Allahım! Seleme ibn Hişâm'ı kurtar!

Allahım! el-Velid ibnu'l-Velîd'i kurtar!

Yâ Allah.' Ayyaş ibn Ebî Rabîa'yı kurtar!

Allahımm! (Kâfirler elinde) zaîf görülen diğer mü'minleri kurtar!

Allahım! Mudar aleyhine baskını daha da şiddetlendir!

Allahım! Yıllarını Yûsuf'un yılları gibi şiddetli yap!".

2970 Bize İsmâîl ibnu Ebî Hâlid haber verdi. Kendisi Abdullah ibn EbîEvfâ (radıyallahü anh)'dan şöyle derken işitmiştir: Rasülullah (sallallahü aleyhi ve sellem) Ahzâb günü müşrikler aleyhine duâ edip şöyle dedi:

" Allahım! Ey Kur'ân 'ı gönderen, (düşmanlarla) hesabı tez olan! Allahım! Sen şu düşman Arab kabilelerini bozguna uğrat! Allahım! Sen onların topluluklarını kır, irâdelerini sars!"

2971 Abdullah ibn Mes'ûd (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Ka'be'nin gölgesinde namaz kılıyordu. Ebû Cehl'le Kureyş'ten birtakım insanlar oturmakta idiler. Mekke'nin bir tarafında da bir deve kesilmişti. Ebû Cehl (o kesilen devenin döl yatağını getirin) dedi de getirmek için insan gönderdiler. Onlar dişi devenin döl yatağını getirdiler ve onu Peygamber'in üzerine attılar. Akabinde Fâtıma geldi ve döl yatağını Peygamber'in üstünden attı. Bunun ardından Peygamber:

"Allahım, Kureyş'i Sana havale ederim!

 Allahım, Kureyş'i Sana havale ederim!

 Allahım!, Kureyş'i Sana havale ederim!

Ebû Cehl ibn Hişâm'ı, Utbe ibn Rabîa'yı, Şeybe ibn Rabîa'yı, el- Velîd ibn Utbe'yi, Ubeyy ibn Halefi, Ukbe ibn Ebî Muayt'ı Sana havale ederim!"

diye beddua etti.

Abdullah ibn Mes'ûd: Yemîn olsun ben Peygamber'in burada isimlerini saydıklarını Bedir çukurunun içinde öldürülmüşler görmüşümdür. Râvî Ebû İshâk: Ben yedinci ismi unuttum, demiştir. Ebû Abdillah el-Buhârî dedi ki: Yûsuf ibn İshâk, dedesi Ebû İshâk'tan: "Umeyyetüibnu Halef" dedi. Şu'be ise: Umeyye yahut Ubeyyun demiştir. Doğrusu ise Umeyye'dir (çünkü Ubeyy ibn Halefi Peygamber kendi eliyle Uhud'da öldürdü).

2972 Âişe (r.anha)'den (şöyle demiştir): Yahudiler Peygamber'in huzuruna girdiler de: es-Sâmu aleyke = Ölüm senin üzerine olsun), dediler. Bunun üzerine ben onlara lânet ettim. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): "Sana ne var ki onlara lânet ettin?" buyurdu. Ben: Onların dediklerini işitmedin mi? dedim. Peygamber: "Sen benim 'Ve aleykum (= Size de olsun)' dediğimi işitmedin mi?" buyurdu.