2622 İbn Şihâb şöyle demiştir: Urve zikretti ki
Misver ibn Mahreme (radıyallahü anh) ile Mervân
ibnu'l-Hakem ona şöyle haber vermişlerdir:
Peygamber(sallallahü aleyhi ve sellem)'e
Hevâzin kabilesinin temsilci hey'eti geldiği zamân Peygamber insanlar arasında
(hitâb etmek için) ayağa kalktı, Allah'ı lâyık
olduğu kemâl sıfatlarıyle övdü. Sonra şunları söyledi: "Amma
ba'du (أَمَّا
بَعْدُ،= Sözün bundan sonrasına gelince, sahâbîlerim!)
Bu Hevâzin temsilcileri kardeşleriniz kusurlarından dönücüler olarak bize
geldiler. Ben de onların esirlerini kendilerine geri vermemi uygun gördüm.
Sizden her kim esirlerini bu suretle (karşılıksız vererek)
kardeşlerinizin gönlünü hoş etmeyi severse, bunu yapsın! Sizden her kim de kendi
hissesi üzerine bağlı kalmak (karşılıksız
vermemek) arzu ederse (bu bedeli) biz
ona, Allah'ın bize ihsan edeceği ilk ganimet
malından veririz; o da böyle yapsın!''
buyurdu. Bu hutbe üzerine insanlar: Senin için Hevâzin esirlerini geri vermeyi
gönüllerimizle hoş ve temiz bulduk, dediler -