Geri

   

 

 

 

İleri

 

115- Ka'be'ye hediyelik kurbanını yoldan satın alıp da gerdanlık takan kimse bâbı

1733-..... Bize Mûsâ ibnu Ukbe tahdîs etti ki, Nâfi' şöyle de­miştir: İbnu Umer (radıyallahü anh), İbnu'z-Zubeyr'in emirliği zamanında Harûrîler'in hacc ettiği (64. hicret) yılı hacc etmek istedi. (Oğlu tarafından) kendisine:

— İnsanlar arasında harb olmaktadır. Biz onların sana Ka'be (ye gitmek)den mâni' olmalarından korkuyoruz, denildi,

İbn Umer:

— "And olsun muhakkak ki Allah Elçisinde sizin için çok güzel bir uyma örneği vardır" (el-Ahzâb: 21). O takdirde ben de Rasûlullah'ın (Hudeybiye senesi) yaptığı gibi yaparım. Ben sizi şâhid tutuyorum, ben kendime umre yapmayı vâcib kıldım, dedi. Nihayet Zu’l-Huleyfe'nin önündeki Beydâ'nın yüksek yerinde olduğu zaman:

(Mâni' olunmak sebebiyle ihramdan çıkmanın cevazında) hacc ile umrenin sânı başka başka değil, ancak birdir. Ben sizleri şâhid tutuyorum:. Ben bir umrenin beraberinde haccı birleştirdim, dedi. Ve satın aldığı kurbanlığı gerdanlıklanmış olarak Ka'be'ye he­diye olmak üzere şevketti. Nihayet Mekke'ye geldiği zaman Ka'be'yi tavaf, Safa ile Merve'yi de sa'y etti. Bunun üzerine birşey artırmadı. İhram sebebiyle haram olmuş şeylerden hiçbiri de tâ nahr gününe ka­dar halâl olmadı (yani ihramdan çıkmadı). Nahr günü tıraş olup kur­bânını kesti. Ve o gün (Arafat'ta vakfeden sonra) yaptığı ilk ifâda tavâfıyla hacc ve umre tavafını yerine getirmiş olduğu re'yinde bu­lundu. Sonra:

— Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) de böyle yaptı, dedi .