Geri

   

 

 

 

İleri

 

56- Fitneye giren (veya fitneye ma'ruz kalan) kimsenin ve bid'at işleyenin imamlığı bâbı

Hasen Basrî: Sen bid'atçı imâmın arkasında namaz kıl, bid'atınin günâhı onun boynunadır, demiştir

700- Ebû Abdillah Buhârî şöyle dedi: Ve bize Muhammed ibn Yûsuf söyleyip şöyle dedi: Bize el-Evzâ'î tahdîs edip şöyle dedi: Bize ez-Zuhrî, Humeyd ibn Abdirrahmân'dan; o da Ubeydullah'tan; o da Adiyy ibn Hıyâr'ın oğlu Ubeydullah'tan tahdîs etti. Bu Ubeydullah, evinde muhasara edilmiş hâlde bulunan Usmân ibn Affân'ın yanına girdi de: Sen umûmun imamısın, başına şu görmekte olduğun işler geldi. Bize bir fitne imâmı namaz kıldırıyor. Biz bundan kaçınıyoruz; ne buyurursun? Dedi. Halîfe Usmân: Namaz, insanların yapacağı işlerin en iyisidir. İnsanlar iyi bir şey yaparlarsa, sen de onlarla beraber onu yap; fena bir şey yaparlarsa sen onların fenalıklarından sakın, dedi.

Ve ez-Zubeydî (148) şöyle dedi: ez-Zuhrî: Biz kurtuluş olmayan bir zaruretten dolayı olmak müstesna, kadınlığa özenen kimse arkasında namaz kılınmasını doğru görmeyiz, demiştir.

701 Enes ibn Mâlik (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Ebû. Zerr'e hitaben:

 "Dinle ve itaat et, velev ki (itaat yahut emir) başı kuru üzüm danesi gibi olan Habeşli bir kimse için de olsa" buyurdu.