TEBBET SURESİ
[ 111.001 ] | ( KK ) |
تَبَّتْ يَدَا أَبِي لَهَبٍ وَتَبَّ ﴿ ١ ﴾ |
[ 111.001 ] | ( MŞ ) |
Ebû Leheb'in elleri kurusun (Ebû Leheb helâk olsun, kahrolsun)!
Zaten kurudu da. |
[ 111.001 ] | ( AY ) |
Elleri kurusun, Ebû Lehebin... Zaten kurudu, mahvoldu o... (Çünkü kendisini, peygamber imana davet ettiği zaman, Allahın peygamberine beddua etmişti o.) |
[ 111.001 ] | ( EO ) |
Yuh oldu iki eli Ebu Lehebin, kendi de yuh. |
[ 111.001 ] | ( ES ) |
Ebu Leheb'in elleri kurusun (yok olsun o), zaten yok oldu ya. |
[ 111.001 ] | ( NQ ) |
Perish the two hands of Abu Lahab (an uncle of the Prophet), and perish he! |
[ 111.002 ] | ( KK ) |
مَا أَغْنَى عَنْهُ مَالُهُ وَمَا كَسَبَ ﴿ ٢ ﴾ |
[ 111.002 ] | ( MŞ ) |
Ona ne malı, ne de kazandığı fayda verdi (Onu babasından kalan miras malı ve kazancı kurtaramadı). |
[ 111.002 ] | ( AY ) |
Ne malı fayda verdi ona, ne kazandığı... |
[ 111.002 ] | ( EO ) |
Ne malı fâide verdi ona ne kazandığı. |
[ 111.002 ] | ( ES ) |
Ne malı ne de kazandığı onu kurtaramadı. |
[ 111.002 ] | ( NQ ) |
His wealth and his children (etc.) will not benefit him! |
[ 111.003 ] | ( KK ) |
سَيَصْلَى نَارًا ذَاتَ لَهَبٍ ﴿ ٣ ﴾ |
[ 111.003 ] | ( MŞ ) |
O, alevli bir ateşe yaslanacaktır. |
[ 111.003 ] | ( AY ) |
O, bir alevli ateşe girecek. |
[ 111.003 ] | ( EO ) |
O bir alevli ateşe yaslanacak. |
[ 111.003 ] | ( ES ) |
(O), alevli bir ateşe girecektir. |
[ 111.003 ] | ( NQ ) |
He will be burnt in a Fire of blazing flames! |
[ 111.004 ] | ( KK ) |
وَامْرَأَتُهُ حَمَّالَةَ الْحَطَبِ ﴿ ٤ ﴾ |
[ 111.004 ] | ( MŞ ) |
Karısı da odun hammalı olarak (onunla beraber cehenneme girecektir). (Çünkü Ümm-i cemîl denilen bu kadın, peygamber sallellâhü aleyhi ve selemin geçeceği yollara geceleyin diken saçar veya kocasının düşmanlık ateşini körükleyerek ona eziyet etmesini sağlardı.) |
[ 111.004 ] | ( AY ) |
(Peygambere eziyyet ve düşmanlık eden) karısı da (cehennemde) odun hammalı olarak (oraya girecek); |
[ 111.004 ] | ( EO ) |
Karısı da, odun hammalı olarak. |
[ 111.004 ] | ( ES ) |
Karısı da odun hamalı olarak (onunla beraber girecektir). |
[ 111.004 ] | ( NQ ) |
And his wife too, who carries wood (thorns of Sadan which she used to put on the way of the Prophet ( ) , or use to slander him). |
[ 111.005 ] | ( KK ) |
فِي جِيدِهَا حَبْلٌ مِنْ مَسَدٍ ﴿ ٥ ﴾ |
[ 111.005 ] | ( MŞ ) |
(Diken demetini oduncular gibi boynuna bağlayıp getirdiği için ceza, fiil cinsinden olur kuralına uygun olarak karısının) boynunda bükülmüş bir ip olduğu hâlde (ateşe atılacaktır). |
[ 111.005 ] | ( AY ) |
Boynunda bükülmüş bir ip (zincir) olduğu hâlde... |
[ 111.005 ] | ( EO ) |
Gerdanında bir ip ki fitillisinden. |
[ 111.005 ] | ( ES ) |
Boynunda da hurma lifinden bir ip olacaktır. |
[ 111.005 ] | ( NQ ) |
In her neck is a twisted rope of Masad (palm fibre). |