23 -(Dürer)de diyor ki, (Hayzlı ve cünüb olanın
câmi’e girmesi harâmdır. Abdestsiz olanın girmesi mekrûhdur.)
Câmi’ye evvelâ sağ ayağın
ile gir! Şu düâyı oku: “İlâhî bize rahmet kapısını
aç” içeri gir. İçerde şâyet adam varsa, selâm ver, adam yoksa, yine
şu şeklde selâm ver: (Esselâmü aleynâ ve alâ
ibâdillâhissâlihîn) ve üç kerre, (Sübhânellahi
velhamdülillâhi ve lâilâhe illallahü vallahü ekber velâ havle velâ kuvvete illâ
billâhil aliyyil azîm) diyerek otur, tesbîh ve tehlîl eyle. [Tesbîh
ve tehlîl okumak tehıyyet-ül-mescid nemâzı kılmak olur.]
Müezzin ezânı bitirince,
şu düâyı oku: (Allahümme rabbe hâzihidda’vetit
tâmmeti vessalâtil kâimeti âti Muhammedenil
vesîlete vel fadîlete
veddereceterrefî’ate veb’ashü mekâmen mahmûdenillezî ve’adtehu inneke lâ
tuhlifül mî’âd. Lâ havle velâ kuvvete illâ billahil’aliyyil’azîm). Nemâz başlayınca imâma uymağa niyyet etdikden
sonra uy ve arkasında dur.
Aleyhissalâtü
vesselâm buyurdular ki: (Hak teâlâ rahmetini imâma indirir, imâmın arka, sağ ve sol
tarafına da indirir.) Bunun için, imâmın arkasına, sağ veyâ soluna
durmağa gayret eyle!
Her nemâzda imâmın, ilk,
ya’nî iftitâh tekbîrine yetişmeğe çok cehd eyle! Resûlullah
buyurdu ki: (Cebrâîl “aleyhisselâm” bana gelip dedi
ki: Yâ Muhammed “aleyhisselâm”! Hak teâlâ buyurdu ki, Habîbime müjde eyle, eğer
denizler mürekkeb olsa, bütün ağaçlar kalem olsa ve yer gök ehli kâtib olsalar
ve kıyâmet gününe kadar yazsalar, imâm ile berâber alınan iftitâh tekbîrinin
sevâbının onda birini yazmağa kudretleri kâfi gelmez!)
24- Cemâ’at ile nemâza
safdan ayrı yerde durma! Çünki nemâzın mekrûh olur. Şâyed safda durulacak yer
yoksa, o zemân imâmın arkasına yakın bir yerde durursun. İmâm tekbîr alınca,
sen de hemen tekbîrini al, dahâ evvel niyyetini yaparsın.
İki ellerini kulağına
kaldırıp baş parmaklarını kulaklarının yumuşağından ayırırken tekbîrini al.
Ya’nî, “Allahü ekber” diyerek ellerini
bağla! Sağ elini sol elinin üzerine koy ve göbeğinin altına bağla. Gözlerini
secde yerinden ayırma! Âdâb ve erkân üzere, hudû’ ve huşû’ ile Allah huzûrunda
durur gibi dur. Kendin câmi’de, kalbin başka yerde olmasın. İmâmın okuduğu
Kur’ânı dinle, imâm Fâtihayı bitirince, yavaşça Âmîn de. Yanındaki duymasın.
İmâm rükû’a gidince, sen de “Allahü ekber” diyerek
onunla berâber rükû’a git. Fekat, burada çok ehemmiyyetle üzerinde durulacak
bir nokta vardır. O da şudur: İmâmdan evvel, rükû’a gitme, imâmdan evvel
rükû’dan kalkma! İmâmdan evvel secdeye gitme! İmâmdan evvel secdeden kalkma!
Secdede tesbîhleri oku! Habîb-i kibriyâ
“sallallahü aleyhi ve sellem” bir hadîslerinde
buyurdu ki: (Her kim imâmdan evvel rükû’ veyâ
sücûda gitse veyâ imâmdan evvel kalksa, kıyâmet gününde onun başı merkep başı
gibi olur.) İmâm rükû’a gidince sen de, “Allahü
ekber” diyerek rükû’a git ve tesbîhlerini yap [ya’nî oku]! İmâm “Semi’allahü limen hamideh” deyince sen de “Rabbenâ lekel hamd” diyerek doğrul! Ayakda
dikilmeden evvel secdeye gitme! İmâm secdeye gidince, sen de “Allahü ekber” deyip imâmın arkasından secdeye
git! Secdede tesbîhleri oku! İmâm secdeden başını kaldırınca, sen de “Allahü ekber” deyip başını kaldır. İki ellerini
dizlerinin üzerine koy. İmâm ikinci def’a olarak secdeye gidince, sen de ikinci
olarak “Allahü ekber” deyip secdeye git.
Temâm oturmadan hemen ikinci secdeye
gitme. Secdede yine tesbîhlerini oku! İmâm secdeden
kalkınca, sen de arkasından “Allahü ekber” deyip
kalk. İkinci rek’atı da aynen bu şeklde îfâ eyle. İmâm tehıyyâta oturunca sen
de otur! Tehıyyât, salevât ve bildiğin düâlardan oku. İmâm efendi, selâm
verirken sen de berâber “Esselâmü aleyküm ve
rahmetullah” deyip selâm ver ve (Allahümme
entesselâm ve min kesselâm tebârekte yâ zelcelâli vel ikrâm) de ve
hemen Âyet-el-kürsîyi oku!