BEŞİNCİ RİSÂLE
ÎMÂN İLE ÖLMEK İÇİN KARDEŞİM
EHL-İ BEYT İLE ESHÂBI SEVMELİSİN

 

 ÖNSÖZ

Allahü teâlâya hamd olsun! Resûlullaha salât ve selâm olsun! Onun temiz Ehl-i beytine ve âdil, sâdık, mücâhid Eshâbının herbirine, hayrlı düâlar olsun!

Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem”, ümmetinin yetmişüç fırkaya ayrılacağını, bunlardan yetmişiki fırkadakilerin, îmânları bozuk olduğu için, Cehenneme gideceklerini, geri kalan bir fırkadakilerin îmân sebebi ile Cehenneme girmiyeceklerini bildirdi. Bu yetmişiki fırkanın en kötüsünün Eshâb-ı kirâma iftirâ edenler, onları sevmiyenler olduğunu, İmâm-ı Rabbânî (Mektûbât) kitâbında bildirmekdedir. Bunlar, Peygamberimizin Eshâbının “rıdvânullahi teâlâ aleyhim ecma’în” çoğuna düşmandırlar. Onları kötülerler. Bunların ne oldukları, ne zemân ve nasıl meydâna geldikleri, nasıl çalışdıkları, islâmiyyete yapdıkları zararlar, bu kitâbımızda bildirilmişdir.

İslâm târîhinde kanlı olaylara sebeb olan ve kardeşi kardeşe düşman eden bu sapık kimseler, zemân zemân azdı ise de, İslâm sultânlarından Timûr hân ve Yavuz Sultân Selîm hân, bunların cezâlarını vermiş, kıpırdayamıyacak bir hâle getirmişlerdir. Fekat, su uyur, düşman uyumaz. Azîz vatanımızda, asrlardan beri râhat râhat ibâdetlerimizi yaparken, son senelerde bunların ism değişdirerek ötede beride baş kaldırdıkları, konuşmalar yapdıkları, ingiliz ve yehûdî kâfirlerinin teşvîk ve yardımı ile, kitâb ve mecmû’a çıkarmağa başladıkları görülmekdedir. Milleti aldatmak ve gençlerin temiz îmânlarını sinsice bozmak için çalışıyorlar. Bölücülük yapıyorlar. Vatandaşları birbirine düşman ediyorlar. Hâlbuki, dînimiz, sevişmemizi, bütün insanlara iyilik etmemizi emr etmekdedir.

Din kardeşlerimizin gönderdikleri kitâb ve gazeteler arasın-

-169-

da, ikisine şaşırdık kaldık. Bunlarda, Abdüllah bin Sebe’ ismindeki Yemenli bir yehûdî dönmesinin yolunda olan ve (Hurûfî) denilen kimselerin iğrenç iftirâlarını ve uydurdukları yalanları gördük. Okuyunca, tüylerimiz ürperdi. Müslimânların ve hele körpe yavruların, bu alçak iftirâları işiterek, sâf kalblerinin lekeleneceğini, hâlis îmânlarının sarsılacağını düşünerek uykumuz kaçdı. Bu zararlı yazılarını bildirip, herbirini, en kıymetli kitâblardan aldığımız sağlam vesîkalarla çürütmek istedik. Böylece, kırkdört maddelik bir kitâb meydâna geldi. Akllı, insâflı ve anlayışlı gençlerin, bu kitâbımızı dikkat ile okuyunca, vicdânlarından gelen mukaddes sese uyarak bölücülere aldanmıyacaklarını kuvvetle ümmîd ediyoruz. Abdüllah bin Sebe’ yehûdîsinin bölücü ve yıkıcı sözlerine aldananlar, zemânla azalmakda iken, Fadlullah isminde Îrânlı bir zındık tarafından, ilâveler yapılarak, (hurûfîlik) ismi altında yayılmaya başladı ve şâh İsmâ’îl Safevî tarafından desteklendi ise de, sünnî ve şî’î müslimânları aldatamadılar.

Allahü teâlâ, hepimizi, Ehl-i sünnet âlimlerinin “rahmetullahi teâlâ aleyhim ecma’în” bildirdikleri doğru îmândan ve bu büyüklerin ışıklı yolundan ayırmasın! Mukaddes dînimizi dünyâ kazançlarına âlet eden câhillerin yalanlarına, iftirâlarına aldanmakdan korusun! Sevişerek, elele vererek, dînimizin ve kanûnlarımızın gösterdiği yolda çalışmamızı, mubârek vatanımızda râhat ve huzûriçinde kardeş olarak yaşamamızı nasîb eylesin! Âmîn.

Kâfirin topu çok, hîlesi çok, azâbı çokdur.

Mü’minin ilmi çok, hayâsı çok, râhatı çokdur.

---------------------------------

Yeri, gökü yaratan, ağaçları donatan,

Çiçekleri açdıran, bir Allahdır, bir Allah!

 

Allah her yerde hâzır, ne yaparsan O görür.

Ne söylersen işitir, vardır, birdir, büyükdür.

 

Biz Allahı severiz, her emrini dinleriz,

Beş vakt nemâz kılar, Ona ısyân etmeyiz.

 

Bizlere akıl verdi, doğru yolu gösterdi,

İslâmiyyete uymayan, ateşde yanar dedi.

 

Kur’âna îmân eden, Peygamberi izleyen,

Dünyâda mes’ûd olur, Cehennemden kurtulur!

Mü’min iyi huyludur, herkes ondan memnûndur.

-170-