145 - BÂBÂ ÂBRİZ “rahmetullahi teâlâ
aleyh”: (Reşehât) kitâbında diyor ki,
(Ubeydüllah-i Ahrâr hazretlerinin dedelerinden Ömer Dağistânî, Hasen-i
Bulgârînin, bu
146 - BÂBERTÎ “rahmetullahi teâlâ
aleyh”: Altıyüzkırkyedinci [647] sırada, Muhammed bin Mahmûd Bâbertî ismine
bakınız!
147 - BÂBÜR ŞÂH “rahmetullahi teâlâ
aleyh”: Emîr Tîmûr Gürgân hânın oğlu olan Esterâbâd fâtihi Mîrân şâhın torunu
sultân Ebû Sa’îdin torunudur. Sultân Ebû Sa’îd, Ubeydüllah Ahrârın düâsını almışdı. Bâbür, 888 [m. 1482] de tevellüd,
933 [m. 1526] de Hindistânı alıp büyük bir islâm devleti kurdu. Bu
devlet 1274 [m. 1858] senesinde ingilizlerin işgâline kadar, 342 sene sürdü.
937 [m. 1530] de vefât etdi. Kâbildedir. Âlim, âdil ve edîb idi. Hayâtını kendi
yazdı. (Tüzük Bâbürî) dediği bu kitâbı,
Ekber şâh zemanında Çagatay dilinden fârisîye, sonra ingilizceye terceme ve
neşr edildi. Bâbürün kurduğu (Tîmûr oğulları) veyâ (Gürgâniyye)
devletinin onyedi hükümdârı vardır. 1097.
148 - BACON: İngilterenin büyük
fizikcisi idi. Fransisken tarîkatinde papas idi. 610 [m. 1214] da tevellüd, 691
[m. 1292] de vefât etdi. 27.
149 - BÂKÂNÎ “rahmetullahi teâlâ
aleyh”: Nûreddîn Mahmûd Bâkânî Kâdirî, Hanefî fıkh âlimidir. Dokuzyüzseksenyedi
987 [m. 1579] de vefât etmiş olan allâme şeyh-ul-islâm Muhammed Behnesînin
talebesidir. (Mecrel-enhür) adındaki (Mültekâ) şerhı çok kıymetlidir. Bu şerhıni dokuzyüzdoksanbeş 995 [m. 1577] de
temâmlamışdır. (Risâletü-fişşürût-is-salât-il-cum’a)
ve (Şerh-ün-nikâye-muhtasar-il-vikâye) kitâbları
da vardır. 1003 [m. 1594] senesinde vefât etdi. 269, 1084.
150 - BÂKÎ EFENDİ “rahmetullahi teâlâ
aleyh”: Mahmûd Abdülbâkî efendi, hem şâ’ir, hem âlim idi. 933 [m. 1526] de
tevellüd, 1008 [m. 1600] de vefât etdi. Edirnekapıdadır. Nişâncı pâşayı cedîd
yanında (Bâkî efendi mescidi)ni
yapdırdı. Kâdîasker iken vefât eyledi. Önce sarâc çırağı idi. Sonra ilm adamı
oldu. Müderrislik yapdı. Hazret-i Hâlid bin Zeydin bildirdiği hadîs-i şerîfleri
toplamışdır. 374.
151 - BARNABAS: Pâkistânda çıkan (Müslimmerks) mecmû’ası 1393 [m. 1973] târîhli
nüshasında diyor ki: (Joseph Barnabas, Kıbrısda doğdu. Yehûdî idi. Îsâ aleyhisselâma îmân etdi. Eshâbından oldu. Fekat
oniki Havârîsinden olup olmadığı belli değildir. Îsâ aleyhisselâma
inandığı ve çok sevdiği için, Havârîler, ona (Barnabas)
ismini verdiler. Fransızlar (Saint
Barnabe) diyorlar. 11 Hazîranda yortusunu yapıyorlar. Yunan
felsefesine saplanmış olan Bolüs, buna yanaşdı. Yıkıcı fikrleri-
ni
aşılamak için, kendisi ile senelerce arkadaşlık yapdı. Avlıyamıyacağını
anlayınca, düşmanlığını açığa vurdu. İkisinin tarafdârları çoğalarak Îsevîler
ikiye ayrıldı. Polcüler Avrupa krallarını elde edip kuvvetlendiler.
Barnabacıların ise sayıları artdı. Bunlardan Antakya piskoposu Lucian, teslîse
inanmadığı için 312 de öldürüldü. Bunun talebesi, Libyalı Ariusa, İskenderiyye
piskoposu Peter tarafından kilisede vazîfe verildi. Sonra aforoz edildi. Çünki,
bu da, Barnabas gibi, Îsâ insandır. Ona tapılmaz diyordu. Büyük Kostantinin
zevcesi Polcü, kızkardeşi Kostantinia ise Ariuscu olmuşdu. İskenderiyyenin yeni
piskoposu Aleksander ile Ariusun düşmanlığı, Kostantinin milletini ikiye
bölüyordu. İznik toplantısında Ariusun aforoz edilmesine ve Barnabas İncîlinin
yok edilmesine ve bu İncîli okuyanların öldürülmelerine karâr verildi.
Ariuscular yok edilmeğe başlandı. Kostantin pişmân olup, Ariusu İstanbula
da’vet etdi ise de, gelirken öldürüldü. F.P. Sozzini
1562 de bir kitâb yazarak teslîsi red etdi. 1578 de Transilvanyada Kalusenberge
gitdi. Buranın hükümdârı Ariuscu idi. Buranın piskoposu Francis David de
[1510-1579] teslîse karşı idi.
Barnabasın yazdığı İncîl, mîlâdın 325. ci senesine kadar
İskenderiyye kiliselerinde okunuyordu. 383 senesinde Papa bu İncîlden bir nüsha
elde ederek husûsî kütübhânesine koydu. Papa beşinci Sixtus, (1585-1590)
arasındaki papalık zemânında, arkadaşı F.O. Marinoya bunu ibrâniceden
italyancaya terceme etdirdi. Prusya kralının müşâviri J.F. Gramer, bunu bulup
1713 de, Osmânlılarla yapdığı mühârebeleri ile meşhûr olan, kitâb meraklısı
prens Eugene hediyye etdi. Prens 1149 [m. 1736] da öldükden iki sene sonra,
kütübhânesi Viyana (Hofbibliyothek) kütübhânesine
katıldı. Bu el yazma İncîl, Viyana imperatorluk kütübhânesinde, hâlâ
durmakdadır. Aynı senelerde, Madridde bir italyanca nüsha dahâ bulundu ise de,
kilise baskısı ile yok edildi. Viyanadaki İncîl, 1325 [m. 1907] de Oxfordda,
Ragg ve hanımı tarafından ingilizceye terceme edildi. Bu tercemenin birçok
nüshaları da, ingilizler tarafından yok edildi. Bu nüshadan foto-ofset yolu
ile, 1973 de Pâkistânda ikibin nüsha basılmışdır. İkiyüzelli sahîfedir. S.Alî
Yûsüf, P.O.Box 2120, Karachi -18- den istiyenlere gönderilmekdedir.) 42, 43,
411, 1078, 1109, 1122, 1128, 1161.
152 - BATLEMYÜS: Buna Batlemyus ve
Ptolemee de denir. Mısrda Sa’îdde tevellüd ve mîlâdın [167]. senesinde
İskenderiyyede vefât etdi. Astronomi, târîh ve coğrafya ile uğraşdı. (Dünyâ
duruyor, gökler dönüyor) derdi. Astronomi üzerinde eski yunanca yazdığı Mecistî
kitâbı meşhûrdur. (Mecistî), ekber
[büyük] demekdir. Arabîye terceme edilmişdir. Arabîden de lâtinceye
çevrilmişdir. 538, 761.
153 - BATTÂL GÂZÎ “rahmetullahi teâlâ
aleyh”: Seyyid Battâl gâzî, islâm mücâhidlerindendir. Rumlarla çok cihâd etdi.
Mesleme kumandasındaki ordu ile, doksanaltı 96 [m. 715] senesinde İstanbula
geldi. Yüzyirmibir [121] senesinde şehîd oldu. Eskişehrin Seyyid gâzî
kazâsındadır. 1136.
154 - BÂYEZÎD-I “rahmetullahi teâlâ
aleyh”: Yıldırım sultân Bâyezîd, Osmânlı pâdişâhlarının dördüncüsüdür. Murâd-ı
Hüdâvendigârın oğlu ve Çelebî sultân Muhammedin babasıdır. 761 [m. 1360] de
tevellüd etdi. 791 [m. 1388] de, babası şehîd olunca, tahta çıkdı. Rumelide ve
Anadoluda çok şehrler aldı. Macaristana kadar feth etdi. İstanbulu almak için
Anadolu hisârını yapdı ise de, 791 [m. 1388] de İstanbul imperatörü, senede
onbin altın cizye vermeği ve şehrde bir müslimân mahalle ve câmi’ yapmağı
istedi. Fekat üç sene sonra, bunları yıkdı. Yıldırım, şehri on sene muhâsara
etdi. Alman, Macar, Fransız orduları yardıma gelirken, 799 [m. 1396] da
Yıldırım hücûm ederek Niğboluda hepsini perişân etdi. 805 [m. 1402] de,
Ankarada Tîmûr ile harb ederken, oğlu Süleymân efendinin emrindeki asker Tîmûr
tarafına geçince, mağlûb ve esîr oldu. Tîmûr çok i’zâz ve ikrâm etdi ise de,
kederinden sekiz ay sonra nefes darlığından vefât etdi. Bursaya defn edildi.
Tîmûr, Yıldırımın ölümünü işitince, (Yazık oldu. Büyük bir mücâhid gayb etdik)
dedi. Çok cesûr ve âdil
idi.
İslâm düşmanları, bu kahramân mücâhidi lekelemek için, içki içerdi diye iftirâ
etdi ise de, bunu bildiren hiç bir vesîka yokdur. 797 [m. 1394] de Bursada
yapdırdığı (Câmi’-i kebîr), islâmiyyete olan bağlılığının büyük bir
vesîkasıdır. 1098, 1149, 1175, 1183.
155 - BÂYEZÎD-İ
BİSTÂMÎ “rahmetullahi
teâlâ aleyh”: Evliyânın büyüklerindendir. Üveysî idi. [136] veyâ [188]
senesinde Îrânda, Hazer denizi kenârında, Bistâmda tevellüd, 231 [m. 846] veyâ
261 [m. 875] senesinde burada vefât etdi. Adı Tayfur, babası Îsâ idi. İmâm-ı
Ca’fer-i Sâdıkın vefâtından kırk sene sonra tevellüd ederek, imâm-ı Alî Rızânın
sohbetinden ve bunun bereketi ile imâm-ı Ca’ferin rûhâniyyetinden istifâde
etmişdir. (Şerh-ı mevâkıf) altıyüzonyedinci
[617] sahîfesinde diyor ki, (Ebû Yezîd, imâm-ı Ca’fer-i Sâdık zemânında yokdu.
Fekat, imâmın rûhundan istifâde etdi. Bundan feyz alması ile meşhûr oldu.) Bu
husûsda Ebûl-esfâr Alî Muhammed Belhînin (Târîh-u
evliyâ) kitâbında geniş ma’lûmât vardır. Otuz sene Şâm civârında
dolaşmış, yüzonüç Velî ile sohbet etmişdir. 50, 94, 503, 564, 684, 957, 958,
969, 1051, 1093, 1094, 1162, 1178.
- Bedr Gazâsı: Hicretin ikinci
senesinde Ramezân ayında Cum’a günü oldu. Müslimânlar 313, Kureyşliler bin kişi
idi. Yüzü süvârî idi. 14 Sahâbî şehîd oldu. Ebû Cehl ile yetmiş kâfir katl
edildi. 506.cı sahîfeye bakınız!
156 - BEDRÜDDÎN-İ LÜ’LÜ: Mûsul atabeklerinden
Nûreddîn-i Arslan şâhın
kölelerinden idi. 607 [m. 1210] senesinde, şâh ölünce oğlu adına idâreyi ele
aldı. Elli
sene hükm sürdü. Hülâgüye itâ’at etdi. 657 [m. 1259] de öldü. 489, 1120.
157 - BEDRÜDDÎN
SAMÂVNEVÎ: Samavne
kâdîsi oğlu Mahmûd Bedreddîn, Mısrda
okuyup, sultân Ferruh bin Berkuka hoca olmuş, şeyh Hüseyn Ahlâtîden tesavvuf öğrenmişdir.
Tebrîzde Tîmûrun sohbetlerinde bulundu. Edirnede Mûsâ çelebînin kâdî-askeri
oldu. Mehmed çelebî, Mûsâ çelebîyi öldürünce, bunu afv edip, İznikde vazîfe
verdi. Buradan İsfendiyar beğe kaçdı. Sonra ilhâda sapıp, mürîdleri halkın
îmânlarını bozmağa başladılar. Üzerlerine Bâyezîd pâşa gönderilip dağıtıldılar.
Kendisi Bosnaya kaçdı. Mürîdler topladı. Yine sapık yol tutdular. Üzerlerine
yine asker gönderildi. Tevbe eden mürîdleri tarafından yakalanıp teslîm edildi.
Mevlânâ Hayder Hirevînin başkanlığındaki ilm heyeti tarafından muhâkeme olunarak,
verdikleri fetvâ ile, sekizyüzonsekiz 818 [m. 1415] de Serezde i’dâm edildi.
504, 1144.
158 - BEETHOVEN: Almandır. Mûsîkîcidir.
Dokuz symphonisi meşhûrdur. 1184 [m. 1770] de tevellüd, 1243 [m. 1827] de vefât
etdi. 46, 733.
159 - BEGAVÎ “rahmetullahi teâlâ
aleyh”: Hüseyn bin Mes’ûd, Muhyissünne denir. Horâsânda (Bâg) şehrinde tevellüd
ve 516 [m. 1122] da vefât etdi. Şâfi’î fıkh âlimidir. (Me’âlim-üt-tenzîl) adındaki tefsîri ile, (Mesâbih)
hadîs, (Tehzîb) fıkh kitâbı
meşhûrdur. 389, 391, 412, 507, 644, 787, 1141.
160 - BEHÂEDDÎN
MUHAMMED BİN MUHAMMED BUHÂRÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Şâh-ı Nakşibend
denir. Evliyânın büyüklerindendir. Müslimânların gözbebeğidir. Seyyiddir.
Buhârâda (Kasr-ı ârifân) şehrinde 718
[m. 1318] de tevellüd ve 791 [m. 1389] de
orada vefât etdi. İki def’a hacca gitdi. Çok evliyâ yetişdirdi. (Evrâd), (Tuhfe) ve (Hediyye) kitâbları çok kıymetlidir. Hâl
tercemesi ve kerâmetleri, fârisî (Enîs-üt-tâlibîn) de
uzun yazılıdır. Bu kitâb, Fâtihde, Hakîkat Kitâbevi tarafından m.1993 de, ofset
ile basdırılmışdır. İzzî Süleymân efendi
türkçeye terceme ve tab’ edilmiş ve 1168 [m. 1851] de vefât etmişdir.
Murâd-i Münzâvî kabristânındadır. (Mekâtîb-i
şerîfe)nin seksenyedinci mektûbunda da, uzun yazılıdır. Muhammed
Huccetullah Nakşibend-i sânî, Muhammed Ma’sûm hazretlerinin oğlu olup, 1115 [m.
1703] de vefât etdi. Serhenddedir. 89, 106, 112, 459, 733, 751, 903, 904, 909,
922, 937, 957, 960, 969, 988, 1016, 1074, 1098, 1134, 1146, 1190, 1197.
161 - BEHÂÎ “rahmetullahi teâlâ
aleyh”: Osmânlı şeyh-ul-islâmlarının otuzi-
kincisidir.
1064 [m. 1654] de vefât etdi. Tütün câiz derdi ve içerdi. 639.
162 - BEHÂULLAH: Mirzâ Hüseyn Alî Nûrî
denir. 1232 [m. 1817] de Îrânda Nûr kasabasında doğdu. 1309 [m. 1892] da Akkâda
öldü. Bunun için Filistin Behâîlerin mukaddes yeridir. Elbâb Alî Muhammed
adında bir acemin talebesi idi. Hocasının düşüncelerini, yüzden fazla mektûb ve
kitâbları ile dünyâya yaydı. Bu fikrlere (Behâîlik)
dedi. Îrânda, habs edilip, Bağdâda kaçdı. Bağdâddan İstanbula,
buradan da Akkâya sürüldü. Burada yirmidört sene habsde kaldı. (Hüvallah) adındaki kitâbı 1326 [m. 1908]
senesinde Petersburgda basılmışdır. 483, 484, 1060.
163 - BEL’AM BİN
BÂÛRÂ: Mûsâ
“aleyhisselâm” zemânında idi. İsm-i a’zamı biliyor, her düâsı kabûl oluyordu.
Bulunduğu Belka şehrinin vâlîsi Belâk, Mûsâ aleyhisselâmın askerinin şehre
girmemesi için, düâ etmesini istedi. Ölüm ile tehdîd etdi. Cân korkusu ile ve halkın verdiği rüşvete
aldanarak, Mûsâ aleyhisselâma karşı düâ etdi. Mûsâ aleyhisselâmın askeri
tarafından öldürüldü. (A’râf) sûresinde
soluyan köpeğe benzetildi. 64.
164 - BELKIS: Yemende Sebe’ şehrinde
hükûmet süren Himyerîlerden bir kadın sultândır. Süleymân “aleyhisselâm” bunu
Filistine çağırdı. Geldi ve îmân etdi. Mûsâ aleyhisselâmın vefâtından
beşyüzotuzbeş sene sonra, Dâvüd “aleyhisselâm” vefât edince, oniki yaşındaki oğlu Süleymân “aleyhisselâm” babasının yerine
geçdi. Sultân ve sonra Peygamber oldu. Dört sene sonra, Mescid-i aksâyı
yapmağa başladı. Yedi senede temâmlandı. Sonra hükûmet serâyına başladı. Bu da
onüç senede yapıldı. Bundan bir sene sonra, Belkıs gelip, görüşdüler. Süleymân
“aleyhisselâm” kırk sene hükûmet eyledikden
sonra, vefât etdi. Belkısın
Süleymân “aleyhisselâm” ile mektûblaşması ve Kudüse
gelmesi, Kur’ân-ı kerîmde Neml sûresinde uzun beyân olunmakdadır. 737, 738,
1172.
165 - BERÂ’ BİN
ÂZİB “radıyallahü
anh”: Eshâb-ı kirâmdandır. Ensârdandır. Bedr gazâsında çocuk idi. Diğer
gazâlarda bulundu. Hazret-i Alî ile birlikde Cemel, Sıffîn ve Hâricî
savaşlarında bulundu. 72 [m. 691] de Kûfede vefât etdi. 394.
166 - BERGSON: Fransız fikr adamıdır.
1275 [m. 1859] de tevellüd, 1360 [m. 1941] da vefât etdi. (Madde ve hâfıza), (Din ve ahlâkın iki kaynağı), (Şu’ûrun
vergileri) kitâbları meşhûrdur. 27, 405.
167 - BEŞÎR AĞA “rahmetullahi teâlâ
aleyh”: 1129 [m. 1717] da Dâr-üs-seâde ağası, ya’nî İstanbul vâlîsi olmuş, otuz
sene bu vazîfede bulunmuşdur. 1159 [m. 1746] da,
doksanaltı yaşında vefât etmişdir. Bâb-ı âlîde bir câmi’ ve burada ve Eyyûbde
Baba-Haydarda mekteb, kütübhâne ve çeşme yapdırmışdır. Ahmed Yekdestin
talebesidir. Kabri Eyyûb sultân türbesinin kapısı yanındadır. 1191.
168 - BEYDÂVÎ “rahmetullahi
teâlâ aleyh”: Kâdî Abdüllah bin Ömer, Şîrâz civârında Beydâ şehrinde tevellüd,
685 [m. 1286] senesinde Tebrîzde vefât etdi. Şîrâzda kâdî idi. Tefsîr ilminin
büyük üstâdıdır. (Envârüttenzîl), tefsîr
kitâbı çok kıymetlidir. Şâfi’î mezhebinde fıkh âlimidir. İlminden, takvâsından
bir parçası (Mevdû’ât-ül-ulûm)da
yazılıdır. Okuyup anlıyan, onun tefsîrine dil uzatamaz. Fıkh ve ahlâk ilminde
de kitâbları vardır. (Tavâli’ul-envâr) ismindeki
kelâm kitâbında, eski yunan felesoflarının
birçok yazılarını bildirip, bunlara cevablar vermişdir. Bu kitâbı gören câhiller,
(İmâm-ı Beydâvî, kitâblarına yunan felsefecilerinin yazılarını, fikrlerini
karışdırmışdır) demişlerdir. Hâlbuki, onların fikrlerini benimsememiş, onları
cevâblandırmış, red etmişdir. Tefsîrinde, onların fikrleri hiç mevcûd değildir.
389, 392, 416, 417, 475, 479, 490, 491, 537, 644, 963, 1179.
169 - BEYHEKÎ “rahmetullahi teâlâ
aleyh”: Nişâpûrun Beyhek kasabasında 384 [m.
994] de tevellüd ve 458 [m. 1066] de orada vefât etdi. Ebû Bekr Ahmed bin
Hüseyn, hadîs ve Şâfi’î fıkh âlimi idi. Kitâblarının adedi binden
fazladır. Bunlar arasında (Delâil), (Sünen) ve
(Şu’abül-îmân) kitâbları çok
kıymetlidir. 164, 279, 313, 419, 424, 465, 511, 643, 723, 740, 993, 1013, 1014,
1070.
170 - BEZM-İ ÂLEM
SULTÂN “rahmetullahi
teâlâ aleyhâ”: Abdülmecîd hânın vâlidesidir. Câmi’, çeşme ve mekteb gibi çok
hayrâtı vardır. Topkapıda (Gurebâ hastahânesi)ni ve Dolma-bağçe serâyı
yanındaki vâlide câmi’ini yapdırdı. 1269 [m. 1852] de vefât etdi. Sultân Mahmûd
türbesindedir. 1143.
171 - BİLÂL-İ
HABEŞÎ “radıyallahü
anh”: Babası Ribâhdır. Resûlullahın müezzini idi. Umeyye bin Halefin kölesi
idi. Müslimân olduğu için karnına taş bağlayıp kızgın kum üzerinde iple,
ayağından çekerlerdi. Ebû Bekr-i Sıddîk satın alıp azâd etdi. Her gazâda
bulundu. [20] senesinde Şâmda vefât etdi. Sesi çok güzeldi. Ezân okurken,
herkes ağlardı. 204, 376, 511, 644, 769.
172 - BİRGİVÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Zeyn-üd-dîn-i Muhammed
efendi. Babası Alîdir.
928 [m. 1521] de Balıkesirde tevellüd, 981 [m. 1573] de (Birgi)de tâ’ûndan vefât etdi. (Vasıyyetnâme), (Tarîkat-ül-Muhammediyye), (Avâmil) ve
(İzhâr) kitâbları ve (Etfâl-ül-müslimîn) risâlesi ve kadınların hayz
hâllerini bildiren (Zuh-rul-müteehhilîn) risâlesi
çok kıymetlidir. İbni Âbidîn (Zuhr)u
şerh ederek (Menhel-ülvâridîn) ismini
vermişdir. (Tarîkat)i Abdülganî ve
Hâdimî şerh, Süleymân Fadıl efendi, ihtisâr etmişlerdir. Bu muhtasara (Miftâh-ul-felâh) ismini vermiş, bu üçünü ve (Menhel)i Hakîkat Kitâbevi ofset ile
basdırmışdır. (Ziyâret-ül-kubûr) risâlesine,
(İgâse-tül-lehfân)daki sapık yazılardan
karışdırmışdır. 449, 640, 646, 736, 740, 923, 1008, 1019, 1023, 1044, 1061,
1164.
173 - BİŞR-İ HÂFÎ “rahmetullahi teâlâ
aleyh”: Evliyânın büyüklerindendir. 150 [m. 767]
de Mervde tevellüd, 227 [m. 841] de Bağdâdda vefât etdi. 564, 565, 608, 609,
689, 692, 1101.
174 - BOHR: Danimarkalı fizikcidir.
[m. 1885] de doğdu. 1340 [m. 1922] da atomların
devâmlı değil, kesik kesik enerji verdiklerini tesbit ederek, enerjinin ve
atomun yapısının son şeklini gösterdi. Nobel mükâfâtı aldı. 550.
175 - BOLÜS: Yediyüzellidördüncü
[754] sırada Paulus ismine bakınız! 42.
176 - BOYLE: Robert Boyle İngiliz
fizikçisi ve kimyâgeridir. 1034 [m. 1624] de tevellüd, 1102 [m. 1691] de vefât
etdi. Fransız fizikcisi olan Mariot ile aynı zemânda gazların basıncı kanûnunu
buldu. 967.
177 - BROCKELMANN:
Alman
müsteşrikidir. Arabî din kitâblarının kılavuzunu almanca olarak yazmışdır. 1362
[m. 1943] de Hollandada Leiden şehrinde basılmışdır. 22.
178 - BUHÂRÎ “rahmetullahi teâlâ
aleyh”: Muhammed bin İsmâ’îl 194 [m. 810] de Buhârâda tevellüd, 256 [m. 870] da
Semerkandda vefât etdi. Kur’ân-ı kerîmden sonra dünyânın en kıymetli kitâbı
olan (Câmi-i sahîh) hadîs kitâbı, (Buharî-i şerîf) adı ile meşhûrdur. İçinde [7275]
sahîh hadîs vardır. Bunları altıyüzbin hadîs-i şerîf arasından seçmişdir. Bu
kitâbını onaltı senede vücûde getirmişdir. Çok şerhleri ve baskıları
yapılmışdır. 1312 [m. 1894] senesinde sultân Abdülhamîd hân tarafından Mısrda
yapdırılan iki cild baskısı, pek nefîs cildlenmiş, altın tugra ve nukûş ile
tezyîn edilmişdir. 1315 senesinde, İstanbulda (Matbaa-i âmire) baskısı da latîf
olup, 1413 [m. 1992] de ziyâ üsûlü ile teksîr edilmişdir. Başka çok kitâbları
da vardır. Zeyn-üd-dîn Ahmed Zübeydînin 889 da hâzırladığı, iki cild, Buhârî
muhtasarı, (Tecrîd-i sarîh) ismi ile,
1347 de Mısrda basılmış, 1390 [m. 1970] da Beyrutda ofset baskısı yapılmışdır.
423, 449, 1152.
179 - BUHTUNNASAR: Nabuchodonosor, Âsûrî
devletinin en meşhûr hükümdârıdır. Mîlâddan [603] sene önce, Filistini alıp
Kudüsü yıkdı. Tevrât nüshalarını imhâ etdi. Yehûdî âlimlerini ve Danyal
aleyhisselâmı Bâbilde esîr etdi. Esîrlik yetmiş sene sürmüşdür. Sûriye ve Mısrı
da çöllere kadar aldı. Mîlâddan [562] sene önce vefât etdi. Ateşe tapardı. 62.
180 - BURHÂNEDDÎN-İ BUHÂRÎ “rahmetullahi teâlâ
aleyh”: Beşyüzyet-
mişdördüncü
[574] sırada, Mahmûd-i Buhârî ismine bakınız!
181 - BURHÂNEDDÎN-İ
MERGINÂNÎ: Burhâneddîn
Alî bin Ebî Bekr, Fergâne kasabalarından Mergınânda tevellüd ve 593 [m. 1197]
de Cengiz askeri tarafından şehîd edildi. Çok kitâb yazdı. Bunlardan (Hidâye) ve (Tecnîs) meşhûrdur.
Cengizin Buhâra şehrini tahrîb ve ehâlisini katl etmesi 616 hicrî senesinde
olduğu ve Burhâneddîn Mahmûd Buhârînin bu
esnâda şehîd olduğu (Kısas-ı enbiyâ) ve (Kâmûs-ul-a’lâm)da
yazılıdır. (Hidâye)si Milton tarafından
ingilizcesi ile birlikde 1206 [m. 1791] de basıldı. (Hidâye)
şerhleri çokdur. Talebesi, Hüseyn bin Alî Hüsâmeddîn Sagnâkî,
yapdığı şerhe (Nihâye) ismini vermiş,
710 [m. 1309] da vefât etmişdir. Ekmeleddîn-i Bâbertînin
(İnâye) adındaki şerhıne Sa’dî Çelebînin
hâşiyesi meşhûrdur. 392, 393, 444, 731, 1068.
182 - BURHÂN-ÜŞ-ŞERÎ’A “rahmetullahi
teâlâ aleyh”: Mahmûd bin Sadr-üş-şerî’a-tül-evvel Ahmed bin Ubeydüllah Mahbûbî,
673 [m. 1274] de Moğol askerlerinin işkencelerinde yüzlerce âlimler ile
birlikde şehîd oldu. (Vikâye) kitâbı
meşhûrdur. (Vikâye) kitâbını, kızının
oğlu olan Sadr-üş-şerî’a-i sânî Ubeydüllah bin Mes’ûd için yazmışdır. (Hidâye) kitâbından önemli gördüğü yerleri alarak
yazmışdır. Bu da, (Vikâye)yi kendisi hem
şerh etmiş, hem de ihtisâr etmişdir. Şerhı (Sadr-üş-şerî’a
şerhı) adı ile meşhûrdur. (Muhtasar)ına
da, (Muhtasar-ı Vikâye) veyâ (Nikâye) adını vermişdir. (Nikâye)nin çeşidli arabî şerhleri vardır.
Bâkânînin şerhı ve Kuhistânînin (Câmi’ur-rümûz) adındaki
şerhı en meşhûrlarındandır. (Nikâye)nin
fârisî şerhlerinden, Celâleddîn Mahmûd bin Ebû Bekrin (Terceme-tül-muhtasar) adındaki şerhı 1317 [m.
1898] de İstanbulda basılmışdır.
Mahmûd bin Ubeydüllah, Burhâneddîn-i Mergınânînin
torunlarındandır. Dâmâdı, Mes’ûd bin Tâc-üş-şerî’a Ömerdir. (Vikâye)nin şerhleri arasında İznik medresesinde
müderris Alâüddîn Alî bin Ömerin (İnâye) adındaki
şerhı meşhûrdur. (Vikâye)nin
Sadr-üş-şerî’a şerhıne yapılan hâşiyeler arasında Ehî Çelebînin (Zahîre-tül-ukba)sı ve Şeyhülislâm Mevlânâ İsâmeddîn İsferâyînin hâşiyesi çok kıymetlidir.
İsâmeddîn İbrâhîm bin Muhammed 944 [m. 1536] de Semerkandda vefât etdi.
1164, 1181.
183 - BUSAYRÎ “rahmetullahi teâlâ
aleyh”: İmâm-ı Muhammed bin Sa’îd Şeref-üd-dîn, büyük islâm şâ’iridir. Hadîs
ilminde ve hattâtlıkda mâhir idi. Ebül Abbâs-ı Mürsînin talebesidir. 609 [m.
1213] da Mısrda Busayr şehrinde tevellüd ve 695 [m. 1295] de Mısrda vefât etdi.
(Bürde) ve (Hemziyye)
kasîdeleri olup, çeşidli dillerde doksandan fazla şerhleri vardır.
386, 1093.