Musûl vâlîsi, hâcı Reşîd pâşa, (Rûh-ul Mecelle) kitâbında buyuruyor ki:
(Hastalık, iki nev’dir: Biri, âdî hastalık olup, şü’ûru yerinde oldukca, bütün
malı için satışları câizdir. İkincisi, Maraz-ı mevt, ölüm hastalığı olup,
borclarından geri kalan malının üçde birini satabilir. Borcları malından çok
olsa bile, nafaka ve tedâvîsine masraf yapabilir). Burada, (Rûh-ul Mecelle)nin ilgili maddelerini yazacağız:
Madde 1595 - Bir sene içinde ölüme sebeb olan hastalığa, (Maraz-ı mevt) denir. Bir yıldan uzun süren
hastalık, tehlükeli hâl almadıkca, maraz-ı mevt olmaz. Böyle hastanın yapdığı
alışveriş câiz olup, kimse karışamaz.
Madde 1596 - Zevcesinden başka vârisi olmıyan, maraz-ı
mevtinde iken bütün malını, zevcesine vasıyyet edebilir.
Madde 1597 - Hasta iken vârislerinden birine mal ikrâr edip,
sonra iyi olsa, bu ikrârı bozulmaz.
Madde 1598 - Maraz-ı mevtinde, vârislerinden birine, ayn
veyâ deyn ikrâr veyâ hediyye edip ölse, başka vârisler izn vermezse, [ölüm
hastasının] bu sözleri yerine getirilemez.
(Redd-ül-muhtâr) dördüncü cildde
buyuruyor ki, (İhtiyâclarını te’mîn etmek için sokağa çıkamıyan hastaya, (Ölüm hastası) denir. Bir hastanın ba’zan
sancısı, ağrısı olsa, çok zemân sokağa da çıksa, buna (Ölüm hastası) denmez. Sıtma, verem, za’fiyyet
böyledir. Böyle hasta, bütün malını hediyye etse, emânet, başkasınındır dese,
câiz olur. Vârislerinden birine birşey satabilir ve hediyye edebilir. Başka
vârislerin buna izn vermesine lüzûm olmaz). Mîrâsının kendi arzûsuna göre taksîm
edilmiyeceğini anlıyan kimse, dilediğine, dilediği mikdârda hediyye ederek,
hepsini dağıtır.
Madde 1600 - Maraz-ı mevtinde, sıhhatde iken yapmışdım
dediği satış, alış, hediyye gibi sözleri, vârislerin tasdîk etmesine bağlıdır.
Madde 1601 - Maraz-ı mevtinde, vârislerinden başkasına ayn
ve deyn aldığını, verdiğini söylemesi kabûl olunur. Bunlara hediyyesi ise,
kalan malın üçde birisinden az ise verilir.
Madde 1604 - Maraz-ı mevtinde, alacaklılarından birine olan
borcunu ödeyerek, ötekilerin haklarını çiğniyemez. Hasta iken yapdığı borcları
ödiyebilir.
Madde 393 - Maraz-ı mevtinde, vârislerinden birine birşey
satsa, öldükden sonra, diğer vârisler râzı olmazlarsa, bey’ geri çevrilir.
Vârislerinden birine mal vasıyyet etmesi bâtıldır.
Madde 394 - Maraz-ı mevtinde, kendisine vâris olmıyacak
birine, semen-i misli ile bir mal satması sahîh ve câiz olur. Semen-i mislinden
ucuz satmış ise, semen-i mislinden olan noksânlık, semen-i mislin üçde birinden
fazla ise, vârisleri semenin üçde ikiden farkını ve borcu ödenemezse,
alacaklıları, semen-i mislden farkını müşterîden alırlar. Vermezse, satış
bozulur.
Madde 880 - Maraz-ı mevtinde, vârislere veyâ başkasına
hediyye verse, ölünce, alacaklıları geri alıp paylaşırlar.
(Mecmû’a-i cedîde)de diyor ki, (Sıhhatde
iken vârislerinden birine mülkünü hediyye etse, ölünce diğer vârisler bunu
bozamazlar).
Gece gündüz dilimde,
salât-ü selâm,
o mübârek rûhuna, ey
Fahr-ul-enâm!