| 
                                                         
                                                        
                                                        Se’âdet-i Ebediyye 
                                                        Kitâbında Adı Geçenlerin 
                                                        Hâl Tercemeleri 
                                                        
                                                        
                                                        
                                                        0591 
— MERKEZ EFENDİ 
“Rahmetullahi Teâlâ Aleyh”: Muslih-ud-dîn Mûsâ efendi, Kütahyadan İstanbula 
gelip molla Hızır beğ oğlu Ahmed pâşadan okurken, Halvetî Sünbül Sinân yanında 
yetişdi. Önce Koğacı tekkesinde, sonra Eyyûbde Şâh sultân tekkesinde iken, 
Sultân Süleymânın Topkapı dışında, vâlidesi nâmına yapdırdığı tekkede yerleşdi. 
Sünbül efendi, 936 [m. 1529] da vefât edince, Koca Mustafâ pâşadaki yerine geçdi. 
[959] da vefât etdi. Türbesi karşısındaki mektebi Abdülbâkî pâşa yapdırdı. Tokat 
vâlîsi iken 1034 [m. 1625] senesinde vefât edince, İstanbula getirilip, mektebi 
yanına defn edilmişdir. 
Merkez efendi vefât edince, 
yerine oğlu ve halîfesi seyyid Ahmed efendi, bundan sonra da, şeyh Ya’kûb efendi 
geçdi. Ya’kûb efendi, Sünbül Sinân efendinin halîfesidir. Bu da, [978] de vefât 
edince, oğlu Yûsüf Sinân efendi şeyh oldu ise de, altı sene sonra, Medîne-i 
münevverede Şeyh-ul-harem oldu ve [989] da vefât etdi. Bakî’dedir. Bunun yerine 
Hasen Necmüddîn efendi şeyh oldu. Alaca-hisârlıdır. Ya’kûb efendinin 
halîfesidir. Eğri seferinde bulundu. Sonra hacca ve Yemene gitdi. Orada, mevlid 
gecesi, 1019 [m. 1610] senesinde vefât etdi. Mevlid geceleri minârede kandil 
yakmak âdeti idi. Sultân birinci Ahmed hân beğenerek bütün câmi’lerde kandil 
yakılmasını fermân eyledi. 1167, 1174. 
                                                |