Hakîkat Ltd.Şti.Yayınları

   
     

TAM İLMİHÂL

     
   

 SE'ÂDET-İ EBEDİYYE

   
 

Birinci Kısm - İkinci Kısm - Üçüncü Kısm - İndeks

 
 

BİRİNCİ KISM

 
     

52 - NEMÂZIN FARZLARI (ABDEST ALMAK)

Nemâzın farzı oniki olup, yedisi dışındadır. Ya’nî, nemâza başlamadan öncedir. Bunlara (Nemâzın şartları) da denir ki, şunlardır: Hadesden tahâret, necâsetden tahâret, setr-i avret, istikbâl-i kıble, vakt, niyyet, tahrîme tekbîri. Her şeyin vücûdü, ya’nî var olması, bir işin yapılmasına bağlıdır. Bu bağlılık, beş dürlü olur: İş, bu şeyin mâhiyyetinin içinde ise, onun bir parçası ise, bu işe, (Rükn) denir. Dışında ise, bu şeye te’sîr ediyorsa, (İllet) denir. Nikâh, evlenmenin illetidir. Te’sîr etmiyorsa, işin yapılması, bu şeyin vücûdünü îcâb ediyorsa, (Sebeb) denir. Vakt, nemâzın sebebidir. Îcâb etmiyorsa, işin yapılmaması ile, o şey de yok olursa, (Şart) denir. Yok olmazsa, (Alâmet) denir. Ezân, nemâzın alâmetidir. Nemâzın farzlarından beşi, nemâzın içindedir. Bu beş farzdan her birine (Rükn) de denir. [Ba’zı âlimler, tahrîme tekbîrinin, nemâzın içinde olduğunu söylemişlerdir. Bunlara göre, nemâzın şartları da, rüknleri de, altı olmakdadır.]

Hadesden tahâret ikidir:

1— Abdestsiz olanın abdest almasıdır.

2— Cünüb olanın, gusl etmesidir.

Vüdû, abdest; teveddî, abdest almak; gasl, birşeyi yıkamak; igtisâl, gusl abdesti almak; gusl de, gusl abdesti demekdir. Abdesti olmıyana (Muhdis) denir. Gusl abdesti olmıyana (Cünüb) denir.

(Halebî-i sagîr)de buyuruluyor ki, (Abdestin farzları, sünnetleri, edebleri ve menhî, ya’nî memnû’ olan şeyleri vardır. Abdestsiz olduğunu bilerek zarûretsiz nemâz kılan kâfir olur. Nemâz kılarken abdesti bozulan hanefî, hemen omuzuna selâm verip, nemâzdan çıkar. Vakt çıkmadan abdest alıp, nemâzını başdan tekrâr kılar. Mâlikî mezhebinde, nemâzı bozulmaz. O anda özr sâhibi olur).

Hanefî mezhebinde, abdestin farzı dörtdür: Yüzü, bir kerre yıkamak. Yüz, iki kulak memesi ve saç kesimi ile çene arasıdır. İki kolu, dirsekleri ile birlikde, bir kerre yıkamak. Başın dörtde bir kısmını mesh etmek, ya’nî yaş eli başa sürmek. İki ayağı, iki yandaki topuk kemikleri ile birlikde, bir kerre yıkamakdır. [Şâfi’îde ve mâlikîde niyyet de farzdır. Niyyet, kalb ile istemekdir. Söylemek farz değildir. Mâlikîde abdeste başlarken niyyet şartdır. Kâfirin niyyet etmesi sahîh değildir. Kulak memesi hizâsındaki deri ve saçlar, hanefîde yüzdendir. Yıkamak farzdır. Mâlikîde başdandır. Mesh etmesi farz olur. Şâfi’îde yüzü yıkarken niyyet etmek lâzımdır. Su yüze değmeden önce niyyet ederse, abdesti sahîh olmaz.] Yüz üzerindeki sakalı yıkamak farzdır. Sarkan sakalı, diğer üç mezhebde yıkamak farzdır. Şî’îler, ayaklarını yıkamıyor, çıplak ayak üzerine mesh ediyorlar.

Birinci Kısm - İkinci Kısm - Üçüncü Kısm - İndeks