Soru: İkindinin sünnetini kılmayan bir hocaya niye
kılmadığını sorunca, (Peygamber efendimiz
ikindi namazının sünnetini devamlı kılmaz, çok zaman terk ederdi. Biz de Onun
sünnetini yapıyoruz. Çünkü Onun yaptığını yapmak, yapmadığını yapmamak bize
sünnettir) dedi. Böyle bir şey var mı?
CEVAP
Böyle bir şey yok.
O şekilde düşünmek çok yanlıştır. Resulullah
efendimizin yaptıklarını yapmak sünnettir, yapmadıklarını yapmamak sünnet
olmaz. İslam âlimleri (Sevap getirecek iş yapmak
sünnettir, sevaptan mahrum iş yapmak sünnet olmaz) buyuruyor. İki örnek
verelim:
1- Resulullah, uçağa binmediği için uçağa
binmemek sünnettir demek çok yanlıştır.
2- Resulullah, bilgisayar kullanmadığı için bizim
de bilgisayar kullanmamamız sünnet olamaz.
Resulullah efendimizin bütün yaptıklarını yapmak, yapmadıklarını
yapmamak gerekmez. Yani Resulullahı
her hususta taklit caiz olmaz. Çünkü Mevahib-i Ledünniyye kitabında
bildirildiğine göre, yalnız Peygamber efendimize
mahsus farzlar ve haramlar vardır. Mesela kurban kesmek, kuşluk namazı, sabah
namazının sünneti ile gece namazı kılması, misvak kullanması, istişare ile iş
görmesi, gördüğü yerde ve zamanda münker bir işi değiştirmesi, başladığı işi
bitirmesi, sadece Peygamber efendimize
mahsus farzlardan idi. Resulullaha
mahsus haramlar da vardır. Kitap ehli olan kadınla evlenmesi, zekat, sadaka
alması haram idi. Zengin de olsa zekat vermesi farz değil idi. Şimdi ahmağın
biri çıkıp Peygamberimiz zekat
vermezdi, ben de ona uyarak sünnet olsun diye zekat vermiyorum diyebilir mi? Bu
konuda çok örnekler vardır.
Mevahib
kitabındaki birkaç örneği bildirelim:
1- Resulullah efendimiz dörtten fazla kadın ile
evlenmiştir. Ona uymak için dörtten fazla kadınla evlenmek sünnete ittiba
olmaz, aksine haram olur.
2- Resulullah efendimizin yazı yazması haram idi.
Bir âyet-i kerime meali şöyledir:
(Allah’a
ve Onun ümmi nebi olan Resulüne uyun ki doğru yolu bulasınız.) [Araf 158]
Resulullaha uymak için yazı yazmamak sünnete ittiba olur mu hiç?
3- Miras bırakması
haram idi. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Biz
Peygamberler, miras bırakmayız. Bize kimse vâris olamaz.) [Buhari, Müslim, Ebu Davud,
Tirmizi, Nesai]
(Miras bırakmamak sünnete ittiba olmaz.)
4- Soğan sarmısak
gibi çirkin kokulu şeyleri yemesi haram idi. Bir hadis-i şerif meali:
(Yanıma
melek geldiği için soğan sarmısak yemem.) [Hakim] (Resulullaha uymak için soğan
sarmısak yememek sünnete ittiba olmaz.)
5- Şiir söylemesi
haramdır. Bir hadis-i şerif meali: (Şiir söylemek bana
haramdır.) [Ebu Davud]
(Şiir
söylememek sünnete ittiba olmaz. Öyle olsa idi, bir çok ulema ve evliya şiir
yazmazdı.)
6- Borçlu ölen
müminin borcunu ödemek, ona farz idi. Bir hadis-i şerif meali:
(Ölen
müminin borcu varsa ödemek benim üzerime farzdır.) [Müslim] (Resulullaha
uymak için ölenlerin borcunu ödememiz gerekmez.)
7- Resulullahın zekat alması haramdır. Bir
hadis-i şerif meali şöyledir:
(Bizim
zekat almamız helal değildir.) [Tirmizi, Ebu Davud]
İmam-ı
Münavi hazretleri buyuruyor ki:
Peygamberlere zekat
farz değildir; çünkü zekat, malın kirini temizlemek içindir. Peygamberler
kirlenmekten masumdur, yer yüzünde Allah’ın en emin yarattığı insanlardır. (Cami-üs-sagir şerhi)
Resulullaha uymak için zenginin zekat vermemesi sünnete ittiba
olmaz, haram olur. Bunun gibi örnekler çoktur. Resulullah,
gayri müekked sünnetleri bazen terk ettiği için bizim de terk etmemiz Ona
ittiba değil, Onun emrine muhalefet olur. Çünkü O namaz kılın buyuruyor, namazı
bırakın demiyor.
Soru: İkindinin sünnetini bazen terk etmekte mahzur var mı?
Sünnetler, kılınmamış farzlara eklenir mi?
CEVAP
Redd-ül-muhtarda, (Her sünnet nafiledir; fakat her nafile sünnet değildir)
buyuruluyor. İkindi ve yatsının gayrı müekked sünnetleri, diğer müekked
sünnetler gibi nafile ibadettir. Farz namazlar içinde sünnetlerde bir noksanlık
olursa, bu noksanlıklar nafile namazlarla tamamlanır. Hadis-i şeriflerde
buyuruldu ki:
(Kıyamette
önce namazdan sorulur. Namaz doğru kılındı ise, kurtulur. Namazı bozuksa, işi
kötüdür. Farz namazında bir şey noksan ise, nafilelerle tamamlanır.) [Hakim]
(Bir
kimse, namazını tamamlamadı ise, o namazın üzerine, tamamlanıncaya kadar,
nafile namazları eklenir.) [Darimi]
(Namaz,
zekat ve başka farzlardaki bir noksanlık, nafilelerle tamamlanır.) [Beyheki]
İnsanın derecesi ne
kadar yüksek olursa olsun, kusursuz iş yapamaz. İşte nafileler farzlarda olan
kusurları tamamlar. Nafile kılmak, farzdaki kusurları tamamlamak için
emrolunmuştur. Kurtuluş, farzları noksansız yapmaktadır. Bilhassa namaz çok
mühimdir. Çünkü Allahü teâlâ, (Namaz hesabının
altından kalkarsan, kurtuluş senindir. Öteki hesapları kolaylaştırırım)
buyuruyor. (Umdet-ül-İslam)
O halde farz namaz
kazası olmayan, farz namazlardaki kusurlarının düzelmesi için nafile namazlara
devam etmelidir!
İkindi namazının
sünneti gayrı müekked olmakla beraber, faziletli nafile namazlardandır. Hadis-i
şeriflerde buyuruldu ki:
(İkindinin
farzından önce, 4 rekat namaza devam edene, Cennette bir köşk verilir.) [Ebu Ya’la]
(İkindinin
sünnetini kılmaya devam edenin günahları affolur.) [Ebuşşeyh]
(İkindinin
sünnetini kılanın vücudu Cehenneme haramdır.) [Taberani]
(Münafık,
ikindi namazını akşama az bir zaman kalıncaya kadar geciktirir.) [Hakim]
(İkindinin
farzından önce dört rekat kılana Allah rahmet etsin!) [Tirmizi]
Peygamber
efendimizin duası elbette kabul olur. O halde bu duaya nail
olmak için ikindi namazının sünnetini devamlı kılmaya çalışmalıdır. Çünkü Allah
katında en makbul amel devamlı olandır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Allah
katında en kıymetli amel, az olsa da, devamlı yapılandır.) [Buhari]
(Ey
insanlar, gücünüzün yettiği kadar amel yapın! Siz, yaptığınız amelden
usanmadıkça, Hak teâlâ size sevap vermekten usanmaz. Allah’ın en çok sevdiği
amellerden biri de, az fakat ara verilmeden yapılan ameldir.) [Müslim]
Ara verilerek
yapılan ameller Allah indinde sevimli olmaz. Hatta Allahü teâlânın tekdirine
maruz kalır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Bir
kimse, bir ibadeti Allah için devamlı yaparken usanıp bu ameli terk ederse,
Allahü teâlâ ona şiddetli buğzeder.) [İbni
Sünni]
Allahü teâlânın
gazabı şiddetlidir. Bir zaruret olmadıkça, ibadetleri bazen yapıp bazen terk
etmemelidir. Hak teâlâ, muhakkak çok amel istemiyor, (Salih
amel işleyin) buyuruyor. Az olsa da, devamlı olan salih amelleri
seviyor. O halde Rabbimizin, sevdiği amelleri yapmaya çalışmalıdır. (Envar-ül Kudsiye)