Secde ayetlerinden biri
okunduğu zaman, hem okuyanın hem de dinleyenin, secde-i tilavet yapması,
sünnet-i müekkededir. Secde ayetleri 14 tane olup şunlardır:
1- Hac suresi (18.
ayet-i kerime)
2 - Hac suresi (77.
ayet-i kerime)
3- Araf suresi (206.
ayet-i kerime)
4- Rad suresi (15.
ayet-i kerime)
5- Nahl suresi. (49.
ayet-i kerime)
6- İsra suresi (107.
ayet-i kerime)
7- Meryem suresi (58.
ayet-i kerime)
8- Furkan suresi (60.
ayet-i kerime)
9- Nemi suresi (25.
ayet-i kerime)
10- Secde suresi. (15.
ayet-i kerime)
11- Fussilet suresi.
(37. ayet-i kerime).
12- Necm suresi. (62.
ayet-i kerime)
13- İnşikak suresi. (21.
ayet-i kerime)
14- Alak suresi. (19.
ayet-i kerime)
Sad suresi 24. ayet-i
kerimedeki secde, tilavet secdesi değil, şükür secdesidir. Dolayısiyle
bu ayet-i kerime okunduğunda, secde-i şükür için niyet edilir.
Soru: Tilavet secdesi nedir, ne zaman ve nasıl yapılır?
CEVAP
Kolay anlaşılması için maddeler halinde bildirelim:
1- Tilavet, Kur’an okumak demektir. Secde âyeti okununca yapılan secdeye
tilavet secdesi denir.
2- Namaz kılması farz olan bir kimse, Kur’an-ı kerimde bulunan 14
yerdeki, secde âyetinden birini okusa veya
işitse, manasını anlamasa da, bir secde yapması vaciptir.
3- Tilavet secdesi yapmak için, niyet edilir. Niyet şarttır. Niyetsiz
sahih olmaz. Abdestli olarak, kıbleye karşı ayakta durup, ellerini
kulaklara kaldırmadan, Allahü ekber der ve secdeye gider. Secdede üç
defa Sübhâne rabbiyel-a’lâ der. Sonra, Allahü ekber der ve ayağa kalkar.
Böylece secde-i tilavet tamam olur.
4- Secde âyetini işiten cünüp veya
abdestsiz kimse, temizlendikten sonra tilavet secdesi yapar. Fakat
hayzlıya ve nifaslıya [lohusaya] temizlendikten sonra da tilavet secdesi
gerekmez.
5- Bir oturumda, bir secde âyetini birkaç defa okuyan ve işiten, hepsi
için bir secde eder.
6- Bir oturumda ne kadar secde âyeti okunmuşsa, o kadar tilavet secdesi
gerekir. Mesela üç secde âyeti okunursa, üç secde gerekir.
7- Namaz kılarken, dışardan birinin okuduğu secde âyetini işiten,
namazdan sonra tilavet secdesi yapar.
8- Namazda okuyunca, hemen ayrıca rüku veya
bir secde yapıp ayağa kalkar. Okumasına devam eder. Secde âyetini
okuduktan iki üç âyet sonra namazın rükuuna eğilirse ve tilavet
secdesine niyet ederse, namazın rüku veya
secdeleri, tilavet secdesi yerine geçer.
9- Secde-i tilavetin kazası, acele değildir. Gecikirse günah olmaz.
Fakat sebepsiz, zaruretsiz tehir etmek tenzihen mekruhtur.
10- Secde âyetini mubah vakitte okuyup, namaz kılmak mekruh olan üç
vakitte tilavet secdesi yapmak caiz değildir. Secde âyeti mekruh vakitte
okunursa, bu vakitte secde etmek caiz diyen âlimler olduğu gibi mekruh
diyen âlimler de vardır. Mekruh olmayan vakte tehir edilirse bütün
âlimlere uyulmuş olur. (Hindiyye)
11- Kur’an-ı kerim okunan yerde bulunduğu halde, işitmeyen kimse, secde
etmez.
12- Secde âyetini yazan ve heceleyen, secde yapmaz.
13- Birkaç kişiden her biri, secde âyetinden birer kelime okusalar, bunu
işitenlere tilavet secdesi yapmak gerekmez. Çünkü, secde âyetini bir
kişi okuyunca, bunu işitenlerin secde yapması vacip olur.
Çeşitli kimselerin okudukları kelimeler toplanarak, bir kişi bütün âyeti
okumuş gibi yapılamaz. Çünkü, Kur’an-ı kerim okumak için, kimse başkası
yerine vekil yapılamaz. (Dürr-ül-muhtar)
14- Secde âyetinin tercümesini okuyan veya
işiten, bunun secde âyeti olduğunu anlarsa, secde yapar.
15- Yaptığını anlayacak yaşta olan çocuğun okuması ile, işitenlerin
secde etmesi gerekir. Daha küçük yaşta ise gerekmez.
16- Ara sıra deliren, deli iken secde âyetini okursa, secde gerekmez.
Akıllı iken okursa gerekir.
17- Dağdan, çölden ve bir yerden aksedip, yansıyıp geri gelen sedayı
işiten ve papağandan veya başka kuştan
işiten secde etmez. İnsan sesi olması gerekir.
(Dürr-ül-münteka)
18- Radyodan işitilen ses, hâfızın sesine benzeyen, cansız alet sesidir.
Bunun için, fonografta [gramofonda, teypte, radyoda. tv’de ve benzeri
vasıtalarda] okunan secde âyetini işiten, tilavet secdesi yapmaz.
(Mezahib-i erbea)
Elmalılı Hamdi Yazır, Arâf suresinin 204. âyetinin tefsirinde diyor ki:
Kıraet, bir ihtiyari iştir ki, akıllı ve konuşan bir insanın ağzından
çıkanı anlamaya ve anlatmaya yönelik bir maksat taşıyan sesli olarak
okumak demektir. Akıllı olmayandan ve cansız varlıklardan çıkan seslere
kıraet denilemeyeceği gibi, aks-i sadâdan, sesin yankılanmasından
meydana gelen şeye de kıraet denilemez. Bunun içindir ki, fakihler bir
kıraetin yankılanmasından hasıl olan yankıya kıraet ve tilavet hükmü
terettüp etmeyeceğini ve mesela tilavet secdesi lazım gelmeyeceğini
beyan etmişlerdir. Bir kitabı sessiz olarak okumaya kıraet
denilemeyeceği gibi, çalan veya
çınlayan, yankı yapan bir sesi dinlemek de kıraet değildir, bir
çınlamayı dinlemektir. Kur’an okuyanın sesini aksettiren gramofondan
[teypten] veya radyodan gelen sese de
kıraet denilemez. Bunun gibi sesler bir kıraet değil, bir kıraetin
yankısı ve yansımasıdır, bunlara dinleme ve susma emrinin hükmü terettüp
etmez. (s.2361)
19- Kâfirin okuduğunu işiten müslümanların secde etmesi vacip olur.
20- İmam-ı Nesefi, Kâfi kitabında buyuruyor ki:
Sıkıntıdan kurtulmak için, Allahü teâlâya kalbinden yalvararak, 14 secde
âyetini [ezberden, ayakta] okuyup, her birinden sonra, hemen secde
edeni, Allahü teâlâ, o dert ve beladan korur.
(Dürr-ül-muhtar, Nur-ül-izah)
Son secdeden kalkınca, ayakta ellerini uzatıp, kendinin ve bütün
müslümanların dünya ve dinlerine gelen beladan, sıkıntıdan kurtulmaları,
korunmaları için dua etmelidir.
21- Secde âyeti üç mekruh vakitte okunursa, tilavet secdesini bu
vakitlerde yapmak, bir kavle göre caiz ise de, mekruh olmayan vakte
tehir etmek evlâdır. (Dürer, Tahtavi)
Soru: Yalnız başına namaz kılarken, zammı sure olarak secde
âyetini okuyan kimse, hemen rükuya gitse, tilavet secdesini yapmış olur
mu?
CEVAP
Bir kimse, namaz içinde secde âyeti okuyunca, hemen ayrıca rüku
veya bir secde yapıp ayağa kalkar.
Okumasına devam eder. Secde âyetini okuduktan iki üç âyet sonra namazın
rükuuna eğilirse ve tilavet secdesine niyet ederse, namazın rüku
veya secdeleri, tilavet secdesi yerine
geçer. Fakat, secde âyetinden sonra üç âyetten fazla okumuşsa, tilavet
secdesi, namaz için yapmış olduğu rüku veya
secdeler ile kendisinden sakıt olmaz.
Bu durumda, namaz içinde, tilavet için ayrıca secde etmesi gerekir.
Yalnız başına namaz kılarken, tilavet secdesi, namaz içinde eda
edilmezse, namazdan sonra yapılmalıdır.
Secde âyetini namaz içinde okuyan kimse, dilerse okuyacağı âyetlerin
sayısına bakmaksızın hemen Allahü ekber diyerek tilavet secdesine varır.
Tilavet secdesi niyeti ile yalnız rükuya varması da kâfidir. Ondan sonra
tekrar ayağa kalkar ve birkaç âyet daha okuyup, namazın rüku ve
secdelerini yapar, namazına devam eder.
Eğer bir sureyi bitirmiş ise, diğer bir sureden birkaç âyet okur; çünkü
tilavet secdesinden kalkar kalkmaz, böyle birkaç âyet okumadan namazın
rüku ve secdesine gitmek mekruhtur.
Soru: TV’de mukabele okunuyor. Secde âyetlerini dinleyince,
secde-i tilavet gerekir mi?
CEVAP
Gerekmez. Fakat Kur'an-ı kerimi takip ederken
veya dinlerken, sesli olarak okuyana, secde-i tilavet gerekir.
TV’den, radyodan ve teypten duyulan secde âyeti için secde-i tilavet
gerekmez. (M.Erbea)
Soru: Yapılmayan secdelerin kazası nasıl yapılır?
CEVAP
Okuduğum ilk secde âyetinin secde-i tilavetini diye niyet edilir.
Soru: Bir kitapta tilavet secdesinin yedisi farz, üçü vacip,
dördü sünnet diye yazıyor. Böyle bir rivayet de var mı?
CEVAP
Vardır.
Soru: Secde-i tilavetten sonra, tilavete başlansa, Euzü
lazım mı?
CEVAP
Hayır.
Soru: Bir kağıda yazılı 14 secde âyeti okununca bir secde
etmek yeter mi?
CEVAP
Evet.
Soru: Tilavet secdesi için abdestli olmak şart mıdır?
CEVAP
Evet.
Soru: Secde âyetini göz ile okusak secde gerekir mi?
CEVAP
Hayır. Çünkü göz ile okumak, tilavet sayılmaz.
Soru: Secde âyetinin mealini okuyanın, işitenin
veya hoparlörden işitenin tilavet
secdesi yapması gerekir mi?
CEVAP
Kur’an-ı kerimde 14 yerde bulunan secde âyetinden birini okuyan
veya işiten, manasını anlamasa da, bir
secde yapması vacibdir. Meal okumak uygun değil ise de, mealini okuyan
veya işiten, bunun secde âyeti olduğunu
anlarsa, tilavet secdesi yapar. Hoparlörden, kasetten, teypten, TV
veya radyodan işitenin, secde-i tilavet
yapması gerekmez. (M.Erbaa, Elmalı tefsiri)
Soru: Güneş doğduktan işrak vaktine kadar, tilavet secdesi
ve şükür secdesi caiz midir?
CEVAP
Tilavet secdesi mekruh, şükür secdesi mekruh değildir.
Soru: Namazda, sonunda secde âyeti olan bir sureyi mesela
Alak suresini okuyanın, namaz içinde veya
namaz dışında tilavet secdesi yapması gerekir mi?
CEVAP
Gerekmez. Bir kimse, namazda secde âyetini okuyup rükûa gitse, rükû
yaparken tilavet secdesine niyet etse de, etmese de, bundan sonra secde
etmekle, o kimseden tilavet secdesi sakıt olur. Yani ayrıca tilavet
secdesi yapması gerekmez. (Halebî)
Eğer secde âyetinden sonra, birkaç âyet daha okumaya devam ederse,
tilavet secdesine niyet etmesi gerekir.
Namazda secde âyeti okunduktan 2-3 âyet sonra rükûa eğilip tilavet
secdesine niyet edilse, namazın rükû veya
secdeleri, tilavet secdesi yerine geçer. Secde âyetinden sonra, üç
âyetten fazla okunursa, hemen ayrıca rükû veya
bir secde yapılıp ayağa kalkılır. Okumaya devam edilir.
Tilavet secdesi namaz içinde yapılmazsa, namazdan sonra yapılmalıdır.