Soru: İstişare edecek salih, güvenilir kimsesi olanın,
istişareyi bırakıp istihare yapması uygun mu?
CEVAP
Bir işin,
hakkımızda hayırlı olup olmadığını anlamak için rüyaya yatmaya istihare denir.
Bir işi ehline sormaya da istişare denir. İstişare sünnettir; hatta Resulullaha farzdı. Hâlbuki elbette vahiyle
öğrenebilirdi. Cebrail aleyhisselamdan Allahü teâlânın muradını sorup
öğrenebilirdi veya bizzat kendisi devamlı istihare yapabilirdi; ama Allahü
teâlâ istişare yapmasını emretti. Bir âyet-i kerime meali şöyledir:
(Bir iş
yapacağın zaman arkadaşlarınla istişare et!) [Al-i İmran 159]
İyi kimseler
övülürken de, (İstişare ederek iş yaparlar)
buyuruluyor. (Şura 38)
İnsan, malını,
güvendiği kimseye bıraktığı gibi, doğru söyleyeceğine emin olduğu kimseyle
istişare eder, danışır. Meşveret [danışmak], insanı pişman olmaktan koruyan bir
kale gibidir. Meşveret olunacak kimsenin, insanların halini, zamanın ve
memleketin şartlarını bilmesi lazımdır. Buna, siyaset bilgisi denir. Bundan
başka, aklı, fikri kuvvetli, ileriyi gören, hatta sıhhati yerinde olması
gerekir.
Hadis-i
şeriflerde de buyuruldu ki:
(Salih
olan âlimlerle istişare edin!) [Taberani]
(İstişare,
pişmanlığa karşı kaledir.) [İ. Maverdi]
(İstişare
eden, pişman olmaz.) [Taberani]
(Yapacağı
işi ehliyle istişare edene, o işin en güzeli nasip olur.) [Taberani]
(Akıllıya
danışıp onu dinleyen doğruyu bulur, dinlemeyen pişman olur.) [İ. Maverdi]
(Tedbirli
kimse, işinin ehli olana danışıp, ona göre hareket eder.) [Ebu Davud]
Hazret-i Âdem, (İşlerinizi istişareyle yapın. Eğer ben, yasak meyve
konusunda meleklerle istişare etseydim, musibete maruz kalmazdım)
buyuruyor. Hazret-i Ömer de, (Allah’tan korkanlarla
istişare edin) buyurmuştur.
Demek ki, işin ehli
olanla istişare, istihareden üstündür, yani istişare şartları varken istihare
yapılmaz. Ancak, danışacak salih, güvenilir bir zatı tanımayan, istihare
yapmalıdır.