Soru: Vaizler,
hatipler, hep İslam’ın sosyal strüktüründen, sosyo-ekonomik, sosyo-politik
yönlerinden bahsediyorlar da neden, namazın öneminden, sünnetlerinden, secde-i
sehvden bahsetmiyorlar? Kabirde, ahirette neler sorulacak, iyi Müslüman olmak
için neler yapmak gerekir? Dini gazete denilen bazı yayın organları da böyle.
Acaba namazdan bahsetmeyi aşağılık mı kabul ediyorlar?
CEVAP
Böyle sualleri sahiplerine sormak gerekir. Fakat namazın önemi söz
konusu olduğu için, (Namaz kılmaz ama dayımın oğlunun
imanı çok kuvvetlidir. Teyzem de açık saçık gezer ama imanı çok sağlam)
diyen bir okuyucumuza bu vesile ile cevap
vermek istiyoruz. Namaz kılmayanın, pervasızca günah işleyenin imanı kuvvetli
olmaz. Bir kimse, namazı ne kadar doğru kılıyorsa, imanı o ölçüde kuvvetlidir,
parlaktır. Namaz kılmayanın ve kılmadığı için üzülmeyenin imanı çok sönüktür,
belki de çoğunun imanı yoktur. Peygamber
efendimiz, (İman namaz demektir. Namaz
dinin direğidir) buyuruyor. Direksiz din olur mu?
Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(İman, namaz demektir. Namazı itina ile, vaktine,
sünnetine ve diğer şartlarına riayet ederek kılan, mümindir.) [İbni Neccar]
Peygamber efendimizin son sözlerinden biri, (Namaza dikkat edin)
idi. (İbni Mace)