3- (İki elinin ve iki ayağının yıkaması farz olan yerleri kesik olanın, yüzü de yaraysa, teyemmüm edemeyeceğinden abdestsiz kılar ve namazı iade etmez) deniyor. Abdestsiz kılmak yerine, hiç kılmasa ne fark eder?

CEVAP

Namaz kılmaz diyen âlimler de olmuşsa da, kılabilenin kılması lazımdır.

4- (Teyemmüm ederek namaz kıldıktan sonra suyu gören kimse namazını iade etmez) deniyor. Su geldiğine göre, mazereti kalmıyor, abdest alıp niye namazı iade etmiyor?

CEVAP

O an su bulunmadığı için, dinî bir mazeretle teyemmüm edilerek namaz kılınmış oluyor. Dinimizin bildirdiği sebeplerle kılındığı için tekrar kılınması gerekmiyor.

5- (Elbisenin veya vücudun bir yerine necaset gelse, bu yeri bulamasa, zannettiği yeri yıkasa temiz olur. Namazdan sonra necis yer meydana çıksa, namazı iade etmez) deniyor. Yanlış yerin yıkandığı meydana çıkıp, necis yer belli olduğuna göre, necasetle kılınan namazı niye iade etmiyor?

CEVAP

Dinimizin bir kaidesidir bu. Niye böyle kural kondu denmez. Kasten necis elbiseyle namaz kılmıyor. Necaseti temizlediğini zannederek kılıyor. Bu hareketi, namazın iade edilmesini gerektirmiyor.

6- (Elbisesinde necaset olup da bilmese namaz sahih olur. Necaseti namazdan sonra görse, kaza etmek lâzım gelmez) deniyor. Necaseti gördüğü halde, namazı niye kaza etmiyor?

CEVAP

Resulullah efendimiz, namaz içinde nalınını çıkarıp, (Cebrail aleyhisselam, nalının kirli olduğunu haber verdi) buyurdu ve namazı kaza etmedi. Bunu esas alan müctehid âlimler, namazı kaza etmek gerekmediğini bildirdiler.

7- (Kıbleyi araştırır, karar verdiği cihete doğru kılar. Sonradan, yanlış olduğunu anlarsa, namazı iade etmez) deniyor. Kıbleye karşı namaz kılmak farz olduğuna göre, farz terk edilerek kılınan namaz niye iade edilmiyor?

CEVAP

Kıbleyi araştırmakla, dinin emrine uyulmuş oluyor. Dinin emrine uyulunca, kıbleden başka yöne doğru da kılınmış olsa, namaz sahih oluyor.

8- (Gerekli araştırmayı yaptıktan sonra, Müslüman diye zekât verdiği kimse kâfir çıksa veya fakir sanarak zekât verdiği kimse, zengin çıksa bunlara verilen zekâtı iade etmez) deniyor. Zengine ve kâfire verilen zekât nasıl caiz oluyor?

CEVAP

Gerekli araştırmayı yapıyor. Fakir ve Müslüman olduğuna kanaat getirdikten sonra zekât veriyor. Araştırma yapması, onu tekrar zekât vermekten kurtarıyor. Bunun gibi, Tergib-üs-salât kitabında, (İmam, gayrimüslim olduğunu söylerse, arkasında yıllarca kılınan namazları kaza etmek gerekmez) deniyor, çünkü dinimiz zahire bakıyor. Kalblerdekini yalnız Allahü teâlâ bilir. Adamın gayrimüslim olduğunu niye bilemedin diye sorguya çekmiyor.