Soru:
Hayâ etmek, utanmak demektir. Utanmak, gülünç olacak bir duruma düşmekten
korkmak, sıkılmak, mahcup olmak, çekinmek gibi mânâlara geldiğine göre, (Allah
utanır demek) caiz midir? Allah, kimden çekinecek, kimden korkup sıkılacak?
CEVAP:
Allah'ın
hayâ etmesiyle insanların hayâ etmesi farklıdır. İnsanın hayâ etmesi, sıkılmak,
çekinmektir. Fakat Allah'ın hayâ etmesi, o işi, keremine, ihsanına
yakıştırmamaktır. Mesela insanların görmesiyle, işitmesiyle ve bilmesiyle;
Allah’ın görmesi, işitmesi ve bilmesi çok farklıdır. Allahü teâlânın görmesi, ezelî ve ebedîdir. Her zaman, her şeyi
görür. Vasıtasız, aletsiz devamlı görür. İnsanın görmesi böyle değildir, çok
sınırlıdır. Allah'ın görmesi gözle, işitmesi de kulakla değildir. Geçmişi,
geleceği, olmuşu ve olacağı, gizli açık her şeyi bilir ve görür. Görmesine
hiçbir şey engel olamaz. Bunun için Allah'ın hayâ etmesiyle insanların hayâ
etmesi çok farklıdır, sadece isim benzerliği vardır. Hayâ etmekle ilgili bir
âyet-i kerime meali:
(Allah
gerçeği söylemekten hayâ etmez.) [Ahzab 53]
Birkaç
hadis-i kudsî:
(Habibimin
isminde olan Müslümana azap etmekten hayâ ederim.) [Taberanî]
(Bir
kulumun bedenine, çocuklarına veya malına bir musibet verdiğimde, bunu güzel
bir sabırla karşılarsa, Kıyamet günü onun için bir mizan kurmaktan veya bir
hesap defteri açmaktan hayâ ederim.) [Hakîm-i Tirmizî]
(Müslüman
olarak ihtiyarlayana azap etmekten hayâ ederim.) [Beyhekî]
(İhtiyarlık
benim nurumdan bir nurdur. Nuruma narımla [ateşle] azap etmekten hayâ ederim.)
[Ebu-ş-Şeyh]
Birkaç
hadis-i şerif:
(Allahü teâlâ, çok hayâ ve kerem sahibidir.
Kendisine açılan elleri boş çevirmekten hayâ eder.) [Tirmizî, Hâkim]
(Cennete
gidecek bir mümin ölünce, Allahü teâlâ
onun cenazesini taşıyana, arkasından gidene ve onun namazını kılana azap
etmekten hayâ eder.) [Deylemî]
(Allahü teâlâ, bir kavmi, bir topluluğu mağfiret
ettiği hâlde, onların içinden birini mağfiret etmemekten hayâ eder.)
[Ebu-ş-Şeyh]
(Dostunuz
çok olsun, çünkü Rabbiniz kerimdir. Kıyamette dostları arasında bulunan kuluna
azap etmekten hayâ eder.) [Şir’a şerhi]