Soru:
Allah'ın rızasına kavuşmak için, iyi bir Müslüman nasıl olunur?
CEVAP:
İyi
Müslüman olmak için, Allahü teâlânın
rızasına kavuşmaya mâni olan şeyi zararsız hâle getirmek gerekir. İmam-ı
Rabbânî hazretleri, (İnsan birden fazla şeyi sevemez. Sevdiği o bir şeyin
sevgisini bırakmadıkça başka şeyleri sevemez. O bir şey, insanın nefsidir. Mal,
mevki, evlat, övülmek gibi şeyleri severse de, o, bunları kendi nefsi için
sever. Nefsini sevmezse onları da sevmez. Kul ile Rabbi arasındaki perde, kulun
nefsidir. Kul, nefsini bırakmadıkça Rabbini sevemez) buyuruyor. İmam-ı Muhammed Masum-i Fârûkî hazretleri de,
(Allah'ın rızasına kavuşmaya en büyük engel, kişinin kendi nefsidir. Nefsin
zararından kurtulmak ancak büyük bir zatın sohbetiyle olur. Bu sohbet nasip
olmazsa, fakat o zat çok sevilirse, ondan gelen feyzler, muhabbet miktarınca
sevenin kalbine akıp, yine onu kemale kavuşturur) buyuruyor. (İnsanın en
kuvvetli düşmanı nefsidir) hadis-i şerifini bildiren İmam-ı Maverdî hazretleri,
nefisle cihadın, riyazet ve mücahedeyle olacağını açıklıyor.
Riyazet,
nefsin arzularını yapmamaktır. Nefsin her istediği kendi zararınadır. Nefis
daima haramları ister. Bir âyet-i kerimede meali: (Cenab-ı Hak'tan korkup,
nefsini kötü arzulardan uzaklaştıranların varacakları yer, muhakkak Cennettir.)
[Naziat 40, 41]
Mücahede
ise, nefsin istemediği şeyleri yapmaktır. Nefsimiz, ibadet etmeyi istemez.
Günahlardan kaçmak nefse, ibadet etmekten daha güç gelir. Onun için günahtan
kaçmak daha sevabdır. Nefsi her zaman aşağılamak gerekir. Çünkü bir hadis-i
şerifte, (Nefsini zelil eden, dinini aziz etmiş, nefsini aziz eden de, dinini
aşağılamış olur) buyuruluyor. (Ebu Nuaym)
Nefsini
yani kendini seven, nefsini kendine dost bilen, kendi görüşünü beğenen, kendini
üstün gören, bilmediğini soramayan, kibirlenmiş ve dinini aşağılamış olur. Öyle
ise, nefse uymamak için riyazet ve mücahedeye çok önem vermeliyiz.